Gerçekleştirilebilir güzel hayallerimiz vardı! Gerçekleşir mi?

                                                      Gerçekleştirilebilir hayallerimiz var! : Online görüntülü hekim-hasta görüşmeleri temsili resim (2)

Evet,gerçekleştirilebilir güzel hayallerimiz vardı..Gerçekleşir mi acaba?

Malum etrafmızda virüsler var. Covid-19 virüsünün yanında diğer virüsler de olabiliyor. İnsan virüsü,dedikodu virüsü vs vs.. Şaka bir yana corona denen virüs,dünyayı sarmış durumda. Tabii bu, karşımıza çeşitli sorunlarıda çıkarmaya başladı..

 Şimdi ne hastaneye gidebiliyoruz mesela ne sağlık ocağına ne markete ne misafirliğe vs vs.. Dışarı çıkılmasına izin verilmiyo mesela,maskesiz..Maskeli olsa bile sosyal mesafeye dikkat etmek gerekiyor..

Virüs,insanlara insan olmayı öğretti gibi..

Şimdi bu virüs,insanların davranışlarından yaşayış şekillerine de kadar birçok şeyi adeta baştan değiştirecek gibi gözüküyor..Hatta değiştirdi bile diyebiliriz.. Aslında bu iyi oldu biraz da,çünkü virüs öncesinde insanlık adeta yoldan çıkmak üzere gibi bir durum vardı sanki..Baksanıza virüsden önce hiç bu kadar temiz bir çevre ile karşı karşıya kalmış mıydınız? Her taraf neredeyse hemen hergün temizlenmeye, hijyenleştirilmeye başlandı sanki,tabii bazı yerler halen eski davranışlarını sürdürmeye inatla devam ediyor gibi..

Virüs,insanın davranışlarına iyi geldi ama ciddi bazı sorunlar da ortaya çıktı gibi gözüküyor..

Evet aslında bu iyi oldu ancak itiraf edelim ki bunun olumsuz yanları da oluştu..Tamam temizlik,hijyen kurallarına uyma vs bu iyi oluyor,bazı yerlerde bazı şeyleri yapmak zor bir hayat olsa da mecbur kalıyorsunuz yanii ama eskisine oranla iyi olyo..İyi oluyor da bazen de can sıkıcı olabiliyor..

Mesela sağlık ocaklarını ele alalım..Artık sağlık ocaklarına doğru dürüst giremiyorsunuz mesela..Sizi yaz kış zorunlu olarak dışarıda bekletmeye başladılar..Hava buz gibi soğuk, yazın da fırın gibi sıcak olması, umurlarında bile değil sanki,önemli olan ne hijyen!

Tabii işte bu durum gibi sorunlar biraz moralleri bozuyor..Buna bir çare bulunması gerekiyor mesela..Bizim aklımıza geldi mesela,işte o yüzden "hayallerimiz var,gerçekleşir mi?" diye başlık attık..İyi mi yaptık bilemiyoz,bakalım belki işe yarayabilir..

Kargo sorunu halen devam ediyor..

Bir de malumunuz kargolar konusunda da ciddi sıkıntılar var mesela..Biliyosunuz bu konuda daha önce yazmıştık,hatta bu konuda bazı yeni fikirler de hayaller de ortaya atmıştık..O hayallerimizden biri de buydu zaten..

Daha bunlar gibi çok zorluklar ve sorunlar çıktı mesela,var ama aşılamayacak gibi değil bizce..Şimdi çok konuşmadan hayallerimize geçelim..

Online görüntülü doktor görüşmesi. (Online video doctor interview.)

1) Hastalar ile hekimler arasında (online) görüntülü görüşmeler olsun.. 

                                                 Online görüntülü hekim-hasta görüşme hizmeti, temsili resimler (1;2)

Herkesin hayali ; "Doktorlarımızla görüntülü görüşmek istiyoruz.." olabilir..Neden olmasın ki?

Aslına bakarsanız ülkemizde şu an halihazırda bazı özel hastanelerde böyle "görüntülü doktor görüşmesi" zaten var..Ve bu "online görüntülü doktor görüşmesi", sanmıyorsam Covid-19 sonrasında hayata geçmiş..Yani anlayacağınız daha yeni bir hizmet..Ancak bu hizmet özel hastaneler de verildiği için biraz pahalı olabilir..Bir de doktor-hasta görüşmesi nasıl dizayn edilmiş,neler yapılıyor vb gibi detaylar da henüz rayına oturmuş değil gibi bir durum var sanki..

Evet aslında özel hastaneler de bu "görüntülü doktor görüşmesi"nin olması güzel bir durum ancak çok yetersiz..Hem doktor-hasta ilişkisi açısından (görüşme sınırlarının nasıl olduğu,detaylarının,alt yapılarının vb gibi) yetersiz hizmet olanaklarının kısıtlı olması/hiç olmaması gibi hem de bu online görüntülü doktor görüşmesinin "sağlık ocağı ve kamu hastaneleri" gibi diğer sağlık birimlerinde de olmaması açısından,işin kötü tarafı olabilir..

Mesela biz istiyoruz ki,bu "online görüntülü doktor görüşmesi hizmeti" tüm kamu sağlık birimlerinde de devreye girsin ve bu "görüntülü görüşme" hizmetinde doktor-hasta görüşmelerinin bir altyapısı,sınırları,özellikleri vb gibi detaylar iyice belirlensin..

Peki,bu nasıl olacak? 

Şimdi bir düşünün..

Şu an virüs nedeniyle "kronik rahatsızlığı olan hastalarla,65 yaş üstü büyüklerimizle ,18/20 yaş altı çocuklarımızın" sokağa çıkma yasakları var..Bunlar şimdi herhangi bir sağlık birimine maalsef gidemiyor..Ne sağlık ocaklarına ne de hastanelere? Hele de evinde özürlü bir bireyi olanlar için durum daha kötü,onların sağlık birimlerine gidebilmesi için bizzat devleti araya sokmaları gerekiyor..

Tamam devletin araya girmesi güzel,gönül isterdi ki, virüsden öncede aynı hizmeti yapabilselerdi ve virüsden sonra da aynı hizmeti inşallah yaparlar diyelim..Burası güzel de devleti aramak istemeyen/arayamayan da olabilir..Yani kendi imkanlarıyla gitmek isteyebilirler..Olamaz mı yani? İşte burada çok sıkıntı yaşanıyor..Yasak olduğundan dolayı bu insanlar maalsef sağlık birimlerine bu gibi nedenlerle gidemiyorlar..Yani bunun bir çözümü olmalı herhalde..

Yasak sınırlaması,65 yaş üstü kişiler arasındaki ayrımcılık gibi olmuş..

Bir de 65 yaş üstü büyüklerimizin sokağa çıkma yasağı öyle her 65 yaş üstü kişiler için geçerli değilmiş..Yani bir işyeri olan 65 yaş üstü çalışanlar bu yasaklamadan muafmış! Bu da trajikomik bir durum ve çok büyük bir haksızlık açıkçası..Yasak sa herkese yasak olmalı,değil se ne diye bazılarına muaflık bazılarına yasak sınırlaması getiriyorsunuz ki? Gerçekten çok büyük bir haksızlık.. Herneyse inşallah bu sorun düzelir,gönül isterki yasak tamamen kalksın,çünkü bu iş iyice çığrından çıkmaya başladı..

Şimdi biz devam edelim..

Görüntülü doktor görüşmesinin olması gerektiğini gösteren en güzel örneklerden biri şu an virüs nedeniyle "kronik rahatsızlığı olan hastalarla,65 yaş üstü büyüklerimizle ,18/20 yaş altı çocuklarımızın" sokağa çıkma yasakları olanların olmasıdır..

Ayrıca başka örnekler de var..Online olarak doktorlarla görüntülü görüşme yapılmasını gerektirebilecek çok sayıda geçerli örnekler var/olabilir..Bunlardan bazıları mesela şöyledir;

Örneğin sağlık ocağı ve hastanelerin (sağlık birimlerinin) gereksiz yere meşgul edilmesi bunlardan biridir..Yani hep sağlık birimlerinin kalabalık olmasından şikayetçi oluruz ya,işte bu durum.. Bunun önüne geçilmesi gerekir..

Bu gereksizliğin en büyük sebeplerinden ÜÇÜ şöyledir..Mesela..

1) Sağlık birimlerine sadece ilaç yazdırmak için gidenlerin olmasıdır..Özellikle de raporlu hastaların ilaçlarını yazdırması durumu çok sık yaşanıyor..

Bunun önüne geçilebilmesi için hasta/hasta yakınları, hekimlerle görüntülü görüşmelerle ilaçlarını yazıdrabilirler ve durumlarını hekimlerine anlatabilir ve hekimlerinden gerekli bilgileri alabilirler..

2) Sadece hekime bir soru sormak için gidenlerin olmasıdır..Maalesef bu durum da inanın çok sık yaşanıyor,bunun da önüne geçmek gerekiyor..

Hata/hasta yakınlarına "sağlık birimine gelmeyin!" demek yerine, hekimlerle görüntülü görüşme olanağı verilebilir..Bu sayede hekimler,kendileriyle görüşen hasta/hasta yakınlarnı istedikleri konularda detaylı bilgiler verebilirler..

Bir de sadece "kendi/hasta yakınının durumunu"" öğrenmek için gidenler de vardı..Bu durum aslında "soru sormak" ile aynı kefeye giriyor.Ancak bazı durumlarda hastaların durumları normal,iyi yada kötü şeklinde de olabiliyor..Doktorun bu durumu anlayabilmesi için hastanın canlı olarak karşısında olması gerekli olabiliyor ve bunu tespit edebilmesi için de hekim,hastanın sağlık birimine yanına gelmesini isteyebilir..

Veya bunun tam tersi bir durum da olabilir..İşte bu durum da online olarak hekimler, durum tespiti yapabilir ve bilgilerini hasta/hasta yakınlarıyla paylaşabilir..Bu durum biraz karışık olduğu için,hekimlerin bu tür konularda çok deneyimli,uzman olmaları gerekebilir..

3) Virüs vb gibi olağanüstü sebepler nedeniyle sokağa çıkma yasağının olması da,bu gerekliliklerinden biridir aslında..Burası zaten çok ayrı bir konu..

Başka sebepler de olabilir..

Tabii ki doktorlarla online görüntülü görüşme hizmetlerinin olmasını gerektirebilecek daha başka başka sebepler de olabilir..Biz sadece genel çerçevede görülebilen 2+1=3 büyük sorunu ele aldık..

Şimdi yukarıda anlattık..Hastaneler ve sağlık ocaklarının (sağlık birimlerinin) neden kalabalık olduğunu aşağı yukarı izah etmeye çalıştık.. Ve bunun önüne geçilebilmesi için de, hastalar ile hekimler arasında "online görüntülü görüme hizmetlerini"nin bir an önce faaliyete geçmesi gerektiğini izah ettik..

Şimdi dediğimiz gibi hastanelerin ve sağlık ocaklarının kalabalık durumu  malum ve şimdi de virüs çıktı ve işler daha da zorlaştı.. İnsanlar,bir türlü iyileşmek bilmeyen rahatsızlıklarından dolayı zırt pırt sağlık ocaklarını ve hastaneleri aşındırmak zorunda kalıyor..

Tamam bu durum aslında normal..Normal ama normal olmayan birşey daha vardı...O da yukarıda da belirttiğimiz gibi "sadece ilaç yazdırmak,soru sormak vb gibi sağlık birimlerini işgal etmek" gibi..Tabii bu sadece bir örnek,daha fazla örnekleri de olabilir.. Sağlık ocakları ile hastanelerdeki kalabalıkların büyük çoğunluğu, işte bu "sadece ilaç yazdırmak,soru sormak vb" vb giden hasta ve hasta yakınları ile dolu maalsef.. Bu bilinen bir gerçek..

Kimler sağlık birimlerine gitmeli..

Tamam bazı durumlarda hekimler,hastalarını görmek isteyebilirler ama o bazı durumlar çok istisna..Örneğin bir psikiyatri hastasını, sağlık ocağındaki bir hekim görse ne olacak ki? Sürekli ilaç kullanması gereken bir hasta düşünün..Tamam durumu kötüye gidebilir ama bunu sağlık biriminmdeki hekim nasıl anlayacak? Psikiyatri doktoru değil mesela..Hastaneye yönlendirme yapabilir..Ama bunu görüntülü bir şekilde de yapabilir..Daha bunun gibi çok örnek olabilir mesela..

Hem sağlık birimlerindeki hem de hastanelerdeki hekimlerin, hastaları ile görüntülü konuşması durumu olabilir,neden olmasın ki? Bu durum,hekim ile hasta arasında yapılan bir anlaşma çerçevesinde gerçekleşebilir..

Yani hekim,hastasını ÖNCEDEN muayene etmiş ve ilacını da yazmış ise ve eğer hekim mesela "seni canlı görmek istiyorum,şu zamanda yine gel!" deme gereği duymamışsa, o hastasıyla istediği zaman görüntülü olarak görüşebilir..Aslında bu mümkün,güzel bir fikir..

Bu durum daha çok süreki ilaç raporu kullanan hastalar için geçerli olabilir,tabii diğer durumlar için de olabilir..Örnekleri vardır herhalde,bu durum hekim ile hastalar arasında varılabilecek bir anlaşma gereği olabilir..Hekimler gerek görürse tabii..Hekimlerin gerek görmediği durumlar da olabilir..

Özellikle de sadece ilaç yazdırmak için sağlık birimlerine giden hasta ve hasta yakınlarının zırt pırt sağlık birimlerine gidip,oraları işgal etmemesi için bu faydalı olabilir..Hekimler, bu durumdaki hastalarıyla görüntülü olarak görüşebilir,durumunu görüntülü olarak görebilir ve ilaçlarını bulunduğu konumdan yazabilir..Eğer hekim,hastanın durumunu iyi görmemişse,onun hastaneye (/sağlık ocağına) gelmesini isteyebilir,tabii bu gerek gördüğünde olabilir..

Yani dememiz o ki,eğer bir hasta rahatsızlığından dolayı mevcut sağlık birimlerine ÖNCEDEN gitmiş  ve hekim ile görüşmüş,muayene olmuş ve ilaçları da yazılmış ise ve hekimler de "artık buraya gelmene gerek yok,seninle görüntülü olarak görüşebiliriz,durumunu bu şekilde analiz edebilirim,ilaçlarını yazabiliriz vs vs" diye söylemişse;

..artık o hasta ile hekim arasında bir anlaşma yapılmış olur ve gerek görüldüğünde hekim,hastasını görüntülü olarak görebilir..Hastalar da tıpkı, randevu alır gibi "görüntülü görüşme" için, randevu alabilir ve hekimiyle, randevusu geldiğinde görüntülü görüşebilir,ilaçlarını yazdırtabilir..

Önce devlet,bu hizmetin altyapısını iyice hazırlamalı..

Tabii aslında güzel bir fikir ama bunlar bu kadar basit olmayacaktır..Önce devletin bu konuda ciddi bir hazırlık yapması lazım, hasta ile hekim arasında "görüntülü görüşme" çerçevelerinin,prosudürlerinin vs vs detayların iyice hazırlanması,yasalaşması vs gibi hazırlıklar gerekiyor..Bunların hepsi hazırlandıktan sonra, bu hekimlke hasta arasındaki görüntülü görüşme olanakları da devreye girmiş olabilecektir..

Yani işin özü şu;

Gerçekten kendinizi rahatsız hissediyorsanız sağlık birimlerine gidebilirsiniz..Ancak sadece ilaç yazdırmak,soru sormak vb gibi gereksiz şeyler için sağlık birimlerine gitmeyin..Diyebilmek için öncelikli olarak devletin, "online olarak doktorlarla görüntülü görüşme hizmeti"ni devreye sokması gerekir..

Önceden muayene olan,(özellikle de ilaç raporlarına sahip olup) ilacını yazdıran ve herhangi bir rahatsızlığı da olmayan hastaların hastaneye gitmesine gerek olmayabilir..Tabii bazı durumlar istisna olabilir,bunu da hekimlerin tespit etmesi gerekir..

Bunun dışında soru sormak gibi gereksiz durumlar için de sağlık birimlerine gidilmesi de pek doğru değil..Ancak doktorlarla "online görüntülü görüşme hizmeti" devreye girmediği sürece de, bu kişilere "buralara gelmeyin,buraları meşgul etmeyin!" demek de doğru birşey değildir..

Tüm bunların önüne geçilebilmesi için mutlaka doktorlarla "online görüntülü görüşme hizmetleri"nin bir anönce devreye sokulması gerekir,diye düşünüyoruz..

Valla aklımıza bundan daha iyi. bir fikir gelmiyor..Daha iyi bir fikri olanlar varsa,yorumda bildirebilirler..İnşallah olur diyelim.. 

2) Kargo ürünlerinin hızlı ve güvenli teslimatı için DEVLET destekli güvenli bir "kargo takip-düzenleme Uygulaması" ve "Çipli Ürün Teslimatı Onay Kartı/Cihazı" olsun..

                                                  Kargo ürün teslimatlarında kullanılması gereken barkod okuyucu mini cihaz veya çipli kart okuyucu temsili resimler..(3; 4)

NOT:Bu resimler sadece temsilidir..Konumuzla ilgisi yoktur,benzerlik olduğu için örnek olması amacıyla temsili resimler şeklinde ekledik..Konuda belirttiğimiz cihaz ve kart durumları çok farklı olabilir..Bunun için bir ön hazırlık yapılması, ve cihaz ve kart yapımlarının olması vb gerekebilir..Şimdi devam edelim..

Kargoyla ilgili bir sıkıntıyı daha önce yazmıştık..BURADAN okuyabilirsiniz.. Kargocular maalesef, "eve geldik yoktunuz" gibi bahaneleri çok sık yapmaya başladılar..Virüsden önce de bu varmış sanmıyorsam,konuyla ilgili çok şikayetler vardı internette..Bir an önce "kargo taşımacılığı" ile ilgili ciddi düzenlemeler yapılmalı..Daha önce yapılmış ama bu maalseef hiç bir işe yaramıyor..Kargo firmaları halen vurdumduymaz bir tavır içerisindeler sanki..

İşte bu nedenle yeni düzenlemelerin bir an önce yapılması gerekiyor..Biz bu konuda daha önceki yazımızda bazı fikirler vermiştik,isterseniz o fikirleri tekrar okuyabilirsiniz..Burada kısaca özetlemek istersek; Kargocuların "geldik,evde yoktunuz ve ürünü teslim edemedik!" yalanları

Kısaca bazı fikirleri ele almak istiyoruz..

1) Kargo ürünlerinin hızlı ve güvenli bir şekilde,ürünlere zarar gelmeden, müşterilere ulaştırılması gerekiyor..Bu konuda ciddi sıkıntılar var.. Özellikle de ürün teslimatlarında..Bunun önüne geçilebilmesi için Devlet,kargocularla müşteriler arasında resmi bir "kargo anlık iletişim uygulamasını" hayata geçirebilir..Bunu BURADAN okuyabilirsiniz..

2) Kargo ürünlerinin ayıplı olabilmesi durumunun da gözden geçirilmesi gerekiyor..Ayıplı ürünler, "kargoculardan mı kaynaklanıyor yoksa ürünü gönderen satıcılardan mı?" Bunların bilinmesi gerekiyor..Kargocular,ayıplı ürünleri "kargo teslimatında" rapor etmek zorunda mı değil mi,bu konuda da çok kafa karışıklığı var mesela? Kimse ne yaptığını doğru dürüst bilmiyor,kargocular bazen ilgilenebiliyor çoğu zamanda ilgilenemeyebiliyorlar..

3) Kargo ürünlerinin gerçekten de ,ürün teslimat adresi/faturasında geçen kişiye mi teslim edilmiş? Bu konuda da ciddi sıkıntılar var? Ürünler, sahiplerine teslim edilmesine rağmen, sanki müşteri tarafından tanınmayan farklı isimlere teslim edilmiş gibi bildirimler yapılabiliyor..Bu durum, ürünlerin ileride gerçekten de farklı kişilere teslim edilebilmesinin de sebebi olabilir..

Hem ürünlerin gerçek sahiplerine tesliminin yapılması hem de farklı kişilere tesliminin önüne geçilebilmesi için, daha öncede belirttiğimiz gibi iki seçeneği seçilebilir..

a)  Barkod okuyan ve onaylayabilen bir cihazın ve/veya
b)  Çipli Ürün Teslimatı Onay Kartının ,internetten alışveriş yapan her müşteri de olması gerekir,diye düşünüyoruz.. Daha fazla ayrıtılı bilgiyi BURADAN okuyabilirsiniz..

Aslında bu tür cihaz /kart olayı, sadece internetten alışveriş yapanlar için değil, mağazalardan da alışveriş yapan kişiler için de geçerli olabilir..Örneğin,bir ürün aldınız,bu ürün evinize kargo ile gelecek ve o ürün geldiğinde yine bu cihaz/kartı kulanabilinabilir,neden olmasın ki?

Neyse şimdilik bunlar aklımıza geldi..Aslında bazı iyi fikirlerimiz daha vardı ama onlarıda başka zaman açıklarız herhalde..Umarız iyi fikirler vermişizdir..Umarız devletimiz bir an önce bu güzel fikirleri hayata geçirir..Sağlıcakla kalın dostlarım..

Kaynaklar
---------
(1) TELEMEDICINE: AN INTERVIEW WITH DR. AMEET BAKHAI
https://americanhealthcouncil.org/telemedicine-interview-dr-ameet-bakhai/
ET:01.06.2020
(2) Online Counselling and Guidance Skills Hardcover – 1 December 2018
https://www.amazon.in/Online-Counselling-Guidance-Skills-Leobrera/dp/177361424X
ET:01.06.2020
(3) Eyoyo Mini Bluetooth 2D Barcode Scanner, 3-in-1 USB Wired/2.4G Wireless/Bluetooth Bar Code Reader Portable 1D QR Image Scanner PDF417 Data Matrix Code for iPad, iPhone, Android, Tablets or Computer PC
https://www.amazon.com/Eyoyo-Bluetooth-Wireless-Portable-Computer/dp/B07S9W7NYD
ET:01.06.2020
(4) Chip Card Reader
https://us.paypal-here.com/paypal-chip-card-reader/
ET:01.06.2020

✔ Blogger Author by Ertuğrul Yıldırım 🙂💓