Asıl konumuza geçmeden önce "Dünya Emoji Günü"nüz kutlu olsun diyorum.. Dünya emoji günü (World Emoji Day) her yıl 17 Temmuz'da dünyada kutlanıyormuş..Ben de daha yeni öğrenmiş oldum.. Ayrıntılı yazıyı makale sonunda yazdım..
Yorum ve cevaplarda hiç saçmaladığınız oldu mu?
Kimse mükemmel değildir..
Yani ne desem bilemiyom,çünkü böle şeyler ara sıra benim başıma gelir..Eminim sizlerin de başınıza gelmiştir..Hem yorumlar da hem de cevaplar da çoğu zaman saçmalarız..Hem de öyle saçmalarız ki,saçmaladıkça saçmalarız yani..
Sakın, "ben saçmalamam!" demeyin,pek inandırıcı olmazsınız..Haa,ben /bi başkası size "Aaa! canım sen hiç saçmalamıyosun! İnan bana!" diyebilir,kalbiniz kırılmasın diye..
Durun daha bitmedi..Bu saçmalamanın nerelerden kaynaklandığını izah edicem daha..
Peki,bir blog yazarı (başkalarının yazılarına yaptığı) yorumlar ile (kendi yazısına başkaları tarafından yapılan yorumlara verdikleri) cevaplar da ne diye saçmalar ki?
Yani,aslında işin gerçeği pek çok neden olabiliyor..Bunları aklıma gelenleri izah ederek sıralamak istiyorum;
1) Blog yazarlarının yazıları kafa karıştırıcı (dağınık) olabiliyor..Yani örneğin "herhangi bir konu üzerinde durulurken ,ardından araya başka başka konular da sıkıştırılabiliyor" İşte bu durum,okuyucunun kafasının karışmasına neden olabiliyor.."Acaba yorum da ne yazsam?" gibi bi bocalamanın içine düşebiliyor..
2) Kafa karıştırıcı yazılar sadece farklı konuların,tek bir konuda ele alınması ile olmuyor..Başka başka şekillerde de olabiliyor..Mesela "çok karma karışık ,insanın algılayamayacağı ifadelerle" konu anlatılmış olabiliyor..Yani konu sade bir şekilde yazılmış olmayabiliyor..Bu da okuyucunun "acaba ne yazsam?" diye bir ikilemin içerisine düşmesine neden olabiliyor..
3) Konu uzun bir şekilde olursa,insanların okuma hevesi olmayabiliyor..Şöööle bi göz atıp blog yazarının kalbi kırılmasın diye "Aaa canım ne güzel olmuş..Eline sağlık,ellerin dert görmesin canım,çok beğendim inan ki! Bak burada Obama neler demiş,ne güzel de anlatmışsın!" ; sanki okumuş gibi davranabiliyoz..
İtiraf: Zaten okusak ne olacaktı ki? Yazı çok uzun olduğu için,açıkçası insanın bu yazıyı okuma isteği hiç gelmiyor..İtiraf edeyim böle çok uzun yazılar yazanlardan biri benim.. Yani,kendi yazımı bile zaman zaman okuma isteğim olmayabiliyor..
Hadi uzun yazıyı okuduğumuzu varsayalım? Acaba anlayarak mı okuduk,yoksa içi boş bir ot gibi sadece okuduk mu? Varsa eğer sadece resimlere mi göz attık?
Ne yalan söyleyeyim,bende dahil blog yazarlarının büyük çoğunluğu bu şekilde davranabildiğini tahmin ediyorum...Sadece okuyoruz..Anlama yok,algılama yok...Bu şeye benziyor biraz da,kutsal kitabımız Kuran'ı "anlamadan okumaya" benziyor..işte anlamadan okuduğumuz için ülkemiz ne hallerde?
4) Konu, sade bir şekilde olmasına rağmen anlaşılır şekilde olmayabiliyor..Yani konuyu yazan blog yazarı,konuyu sade hatta kısa yazım şekilde yazmasına rağmen,okuyucuların "bir anlam çıkaramadığı karmakarışık,dağınık ifadelerle" karşılaşabiliyorsunuz..Bu bile okuyucuların "ne demek istedi şimdi bu? acaba ne yazsam?" gibi bir ikilemin içerisine girmesine sebep olabiliyor..
5) Çok fazla bilimsel vs olması da okuyucuların kafasını karıştıran diğer bir neden..
6) Çoğu zaman da yazıların okuyucunun ilgisini çekmemesi de,okuyucunun canının sıkılmasına,isteksiz bir şekilde okumasına /şöyle bi göz atmasına ,daha sonra da yorum ve cevaplarda birazcık bocalamasına (saçmalamasına) neden olabiliyor..
7) Yorum ve cevaplarda saçmalamamızın diğer bir nedeni de blog yazarlarının "saçmalama haklarının olmasıdır.." Blog yazarlarının "saçmalama hakları" yukarıda anlattığımız nedenlerden olabileceği gibi tamamen yorum ve cevabı yazan blog yazarlarının,o günkü psikolojine bağlı bir durum da olabilir.. "Bugün psikolojim bozuksa ben ne yapim canım! İşte böle saçmalıyom!" der gibi kafası karışık şekilde saçmalama hakkımızı kullanmış oluyoruz..
UNUTMAYALIM: Bir yorumcunun/okuyucunun yorum ve cevaplarda "saçmalama hakkının olması",o kadar dikkatli olmasına rağmen bi türlü ne yazacağını bilememesi ile o anda aklına gelen şeyleri (fikir ve düşünceleri) yazmasından ibarettir..
Üzülmeyelim! Saçmalamak her insanın doğasında vardır..Gerçekten de öyle..
Ben kesinlikle bu konuda belli başlı birilerini eleştirmiyorum..Kendim de dahilim bu işin içerisinde.. Hemen hemen blog yazarlarının büyük çoğunluğu bu şekilde bir davranış sergileyebiliyor..Tabii bu da normal bir şey bence..
Çünkü,saçmalamak insanın doğasında olan bir şey..İnsanın okumak istemeyişi normaldir..Kimse kimseyi bu konuda eleştiremez ve eleştirmemelidir bence.."Yok efendim,ben hayatımda hiç saçmalamadım! Sen saçmalıyorsun!" diye başkalarını eleştirmek komiklikten başka bişey olmaz ve kimse de size samimi bir şekilde inanmaz..Tahminim bu yönde ve eleştirmeden önce bi kendimize bakmamız lazım..Di mi? Zaten bu cümleler bile başlı başına bir saçmalık içeriyor.."Hatasız kul olmaz!" deyimine ters bir durum..
Kimse mükemmel değildir..
Anlayarak okumak ve ona göre yorum yapmak önemli ama her insan düzgün ve güzel yorum yapacak diye katı bir kural da olmamalı..Aynı şey yorumlara verilen cevaplar içinde geçerlidir..
Yorum ve cevaplarımız çok da kaliteli olmayabilir ve hatta konu ile alakası bile olmayabilir..Blog yazısına yorum yaparken /yorumlara cevap verirken, o anlarda insanın (yukarıda anlattığım nedenlerden /başka başka sebeplerden dolayı) aklına güzel ve mantıklı yorumlar yapmak /yorumlara cevap vermek gelmemiş olabilir..Kimse mükemmel değildir..Yorumlar yazarları tatmin etmeyebileceği gibi ,yorumlara verilen cevaplar da okuyucuları tatmin etmeyebilir..
Burada önemli olan bence "blog arkadaşlığının samimi bir dostluk üzerine kurulmuş ve devam edilmiş olmasıdır.." Bu konuda samimi miyiz değil miyiz? Bence önemli olan bu..
Bir blog yazarı arkadaşınız, sizin yazınıza "saçma olarak görebileceğiniz" saçma bir yorum bırakmışsa ne yaparsınız?
Ona kızar mıyız,yoksa onun kalbini kırmamak için anlamış gibi mi yaparız? Yada ne demek istediğini algılamaya mı çalışırız? Bence "ne demek istediğini algılamaya çalışmak" ve ona göre cevap vermek daha mantıklı gibi..Yada uzun uzadıya cevap vermek yerine sadece "teşekkür etmek",herhalde işi tatlıya bağlayacaktır.. Öyle değil midir?
Toplum olarak "aldatılma hakkımızı","saçmalama hakkımızı" kullanarak elde ediyoruz,herhalde.. :) Yoksa tam tersi mi?
Ben şahsen başkalarının kendi bloglarında yazdıklarına yorum yaparken,tıpkı sizler gibi çok dikkatli olmaya çalışıyorum..Eğer yazı uzunsa, yazının ne anlatmak istediğini,yazıya şööle bi göz atarak anlamaya çalışıyorum..
Yazının konusu sizi aydınlatacaktır ancak yazı içinde konu dışı bir / birden fazla konuda olursa,başlıktaki konu sizi aldatmış olabilir. Farklı konular,asıl konunun unutulmasına sebep olabildiği gibi (asıl konunun) karma karışık duygular nedeniyle anlaşılmamasına da neden olabilir..Yorum yaparken bir ikilemde kalabilir ve bu nedenle saçmalama hakkımızı biz istemesek de kullanabiliriz.
Ancak ne yalan söyleyeyim bu aldatmalara ben de çok kez kandım.. Yani ne desem ki siyasiler gibi "aldatıldık" gibi bişi oldu.. Hep siyasiler aldatılacak değil ya.. Siyasilerin "aldatılma hakkı" olur da,blogcuların "saçmalama hakları" neden olmasın ki?
Bu arada "aldatılma hakkımızı,saçmalama hakkımızı kullanarak elde ediyoruz" bu şekilde,bunu da söyleyeyim.. Biliyosunuz siyasiler de "aldatılma haklarını","saçmalama haklarını" kullanarak elde etme yöntemini (hemde çok başarılı bir şekilde) kullanıyorlar..Bu büyük bir başarıdır..Yoksa tam tersi mi oluyodu? Kafam karıştı..
Herneyse.. İtiraf edeyim böle aldatmalı yazıları ben de arasıra yapmıyor değilim hani..Ben de az yaramaz değilim. Ama bunu mecburiyetten yapıyoz..Çünkü başka türlü yazıları toparlayamıyor ve anlayamıyorum..Eminim bu şekilde olan çok sayıda blog yazarı arkadaşımız vardır..Şimdi onların bu durumlarını,yani "farklı konuları tek bir konuda gösterme" başarısını çok iyi anlamaya başladım..
Her insanın biraz /daha fazla saçmalama hakkının olması.. 💤
İnanın blog yazılarına yorum yaparken,yapacağım yorumun "konu ile alakalı olmasına" çok dikkat ediyorum..Ancak buna rağmen bile yazdığım yorumlarıma geri dönüp baktığımda ne kadar saçmaladığı mı farketmiş oluyorum? Aynı şey,yorumlara verdiğim cevaplar içinde geçerli..Yorumlara cevap verirken de çok dikkatli davranıyorum ama geriye dönüp baktığımda,ne kadar saçmaladığımı farkediyorum..Bu da ben de son derece hayal kırıklığı yaşatıyor..
Yani ne kadar dikkat ederseniz edin,ne kadar titiz olursanız olun illa ki,yorum ve cevaplarda bi saçmalama yapma hakkınız olabiliyor..
SON SÖZ olarak şunu demek isterim..Benim bu düşüncelerime katılmayabilirsiniz..Bunu anlarım..Düşüncelerin hepsi aynı olacak diye bir şey yok.. Kendi adıma konuşuyorum..O kadar çok dikkatli olmama rağmen hem yorumlarda hem de cevaplar da genellikle çok saçmaladığımı farkettiğim için bu konuda yazmaya karar vermiştim..Galiba iyi de yapmışım. Çünkü bu konuda tıpkı benim gibi düşünen blog yazarı arkadaşlarımın olabileceğini tahmin ediyorum..Umarım bu konuda sıkıntı yaşayanlara bir nevzi olsun destek olabilmişimdir..Saygılarımla..E.Y.
NOT: Bugün (20.07.2017) itibari ile bu "saçmalama hakkı" ile ilgili internette kısa bir araştırma yaptım..Google'de "yorumlarda saçmalama hakkımız /saçmalama hakkımız" diye aratırsanız konu ile alakalı çok sayıda bilgiye ulaşabilirsiniz..Bunlardan bazılarını link olarak vermek istiyorum.. (Özellikle 1 numaradaki yazıyı okumanızı tavsiye ediyorum..:) )
1.Saçmalamak Hakkımız!
http://blog.milliyet.com.tr/sacmalamak-hakkimiz--/Blog/?BlogNo=267975
ET:20.07.2017
2.Saçmalama hakkı
https://eksisozluk.com/sacmalama-hakki--1002512
ET:20.07.2017
3.Saçmalama hakkımız
https://belirtiler.blogspot.com.tr/2009/02/sacmalama-hakkmz.html
ET:20.07.2017
3.Mansplaining ve kadınların saçmalama hakkı
http://t24.com.tr/haber/mansplaining-ve-kadinlarin-sacmalama-hakki,362842
ET:20.07.2017
4.Saçmalama hakkımız engellenemez!
https://sallaparti.wordpress.com/
ET:20.07.2017
5.Maksat gülmekse saçmalamak mecburidir..
https://tr-tr.facebook.com/maksatgulmekse/
ET:20.07.2017
17 Temmuz "Dünya Emoji Gününüz" kutlu olsun..
Bugün Dünya Emoji Günü. 2014’te ilk defa gerçekleşen Dünya Emoji Günü bugün dördüncü kez kutlanıyor. (1) Türkiye farklı gündemlerle çalkalanırken 17 Temmuz, Dünya Emoji Günü ilan edildi.(2)
Emojipedia’nın kurucusu Jeremy Burge,IOS Calendar Emoji’nin gösterdiği tarih olan 17 Temmuz’u Dünya Emoji Günü ilan ettiklerini belirtiyor..(2)
Bu arada,"Teknoloji devi Apple, teknolojinin getirdiği yeniliklere tabii ki kayıtsız kalmıyor ve Dünya Emoji Günü'ne özel hazırladığı yeni emojilerini halkın hizmetine sunuyor." (3)
Dünya Emoji Günü kutlaması 🎂
Worldemojiday .com adresinde 17 Temmuz Dünya Emoji Günü kutlaması bu video ile duyuruldu;
📆 July 17 is 🌎 World Emoji Day 👯 🌈 🎉 🌷 😃 💕 🎂
Emoji Marşı 😃
Ayrıca bu adreste,"emoji marşı" bile yapılmış;
#WorldEmojiDay Anthem
Linkler;
---------------
Dünya Emoji Günü sitesi
http://worldemojiday.com
İstediğin emojiyi bulabileceğin "emoji ansiklopedisi" sitesi 1
http://getemoji.com
İstediğin emojiyi bulabileceğin "emoji ansiklopedisi" sitesi 2
http://emojipedia.org
Emojipedia'nın kurucusu Jeremy Burge'nin sitesi;
http://jeremyburge.com
Tekrardan "dünya emoji gününüz" kutlu olsun. Saygılarımla..E.Y.
KAYNAKLAR;
------------------------
(1) Dünya Emoji Günü’nden istatistikler
http://digitalage.com.tr/dunya-emoji-gununden-istatistikler/ ET: 18.07.2017
(2) 17 Temmuz, Dünya Emoji Günü
http://dragosfer.com/17-temmuz-dunya-emoji-gunu/ ET: 18.07.2017
(3) Apple'dan Dünya Emoji Günü kutlaması!
http://shiftdelete.net/appledan-dunya-emoji-gunu-kutlamasi-83581 ET: 18.07.2017
RESİMLER:
-----------
(A) dünya emoji günü : http://worldemojiday.com/ ET: 18.07.2017
(B) emoji kutlaması: http://worldemojiday.com/ ET: 18.07.2017
Dünya emoji günü mü varmış? :)))İlahiii...saçmalama hakkımız olmalı tabii ki, :) ama daha kötüsü yorum yazarken yanlışlıkla bir kısmını silmek, sonra bunu farketmeden 'yayınla' ya basmak, ben bir,iki hafta önce bir arkadaşın yazısına yorum yazarken, o minik yorum kutucuğunda sanırım düzeltmeler yapmışım, orasını kısaltayım, ay çok uzun olmuş, burasını kısaltayım derken korkunç bir yanlış anlamaya sebep olacak şekilde gitmiş mi cümlem!! Sonradan yorumumu söz konusu arkadaşın yazısında yayınlanınca gördüm!! Allah! neyse sildim yorumumu, demek istediğimin tam tersi olmuş!!! Tekrar ikinci bir yorum gönderdim.
YanıtlaSilYorum yazarken çok dikkatli olmak lazım. :))))
Hiç birimiz mükemmel değiliz.Bazen yazarken eksik ifade ettiğimi sonradan görüyorum.Hoş görülü olmak lazım :)
YanıtlaSilSanırım önce yazıyı okuyup anlamaya niyetli olmalı. Dünya emoji gününüz kutlu olsun. 😇
YanıtlaSilO zaman saçmalayalım hadi :D Saçma sapan yorumlara razıyım yeterki kötü içerikli yazarı ve içeriği kötülemek amacı ile yazılmamış olsun
YanıtlaSilUzun yazıları okurken ben baya zorlanıyorum. Çünkü tam okumaya baslarken Esila rahatsız ediyo yada diger yandan onu tkaip ederken bir öncekini unutuyorum 😀 bidr bu 4 numara tamda bana uygun sanki. Kisa yazmama rağmem karman çorman olabiliyor yazılarım. 😀
YanıtlaSilSacmalama ya gelince ben cok severim. Özellikle geyik muhabbeti yaparken baya baya sacmalarim. Yada farkinda varmadan da yorum kısa olsun derken sacmalayabiliyorum 😀 Ama önemli olan d eer verip yazmak ve okumaya calismak bence 😀😀
Bide emojileri cok kullanan biri olarak tesekkür ediyorm seninde kutlu olsun kardeşim :)
O halde yorum yapmayacak. Yazıyı okumadan yorum yapmak, içeriği anlamadan samimiyetsizce "İhi ihi çok güzeldi." diyerek sadece blog sahibi kendine de yorum atsın zihniyetiyle hareket etmek bence çok bencilce. Tüm sosyal medyada olduğu gibi takip edeni ederim durumu maalesef buraya da sıçradı. Yazar, emek vermiş bir yayın hazırlamış bunun hakkı konuyu tamamlayacak yorumlardır. Sizin yazılarınız evet uzun fakat ben noktasına virgülüne kadar okuyorum. Okumayı sevmeyen burada olmasın zaten. Bir kalifiye yorumu, on saçma yoruma değişmem. Lakin şunu kabul ederim; artık tanıdık bildik isimler vardır, günü değildir ancak yine de sizin yanınızda olduğunu belirtmek için iki cümle saçmalamıştır. Başım gözüm üzerine. Öyle saçmalamaya can kurban :)
YanıtlaSilOkuyucu ve yapılan yorumlar konusunda görüşlerinize katılıyorum.
YanıtlaSilKimse kusursuz değil tabi.Saçmalamak iyidir bazen.Güzel bir yazı, teşekkuerker yazmaktansa konu ile alakalı yorumlar olsun da varsin sacmalayalim.
YanıtlaSilYorum ve takip hatta takibe takip sosyal medyaya fitne sokabilecek argümanlar haline gelmiştir, dikkat. Zaten sanal alem işi iyice amacından çıkarıyor bence ama maalesef instagramda bile bu var sanırım. Güzel bir fotoğraf ya da bilgi paylaşmışsın, beğenmişler, anlamışsın ki okunmuş. Bazen ama meraktan ama taltif etmek için yorum da yazarsın ama gereklilik boyutu anlamsız. Bloglar, içeriği daha tatminkar ve emek içeren bir platform.Neden takip, yorum sayısı ile nicelik araştırmasına giriliyor ki? Ben yazdığıma, yazarken öğrendiğime, aldığım keyfe ve aynı boyutta okura sağladığım katkıya bakarım. Aynı mantıkla zamanım elverdikçe yorum da yaparım hem de canı gönülden. Selamlar..
YanıtlaSilYazdan Kalan evladımın yorumunda tüm yazdıklarına ilaveten, bugüne kadar (belki yapım böyledir), eğer bir şekilde yazara sempatim ve işlediği konulara ilgim varsa sonuna kadar okur, anlayamadığım yerde durup, kafamı dinlendirip tekrar okurum. Eğer çok beğendiğim bir yazıysa, yorumumu kısa tutamam. Ciddiyetle okur, en uygun ifadelerle ve tıpkı düşündüğüm gibi yazarım.
YanıtlaSilBenim yazılarım da girift olabiliyor ama beni çözenlerin olduğunu yorumlardan anlayabiliyorum. Sürekli yorum yapılsın gibi bir beklentim ve kaygım hiç yoktur.
Tabii ki hepimiz bazen çeşitli sebeplerle konsantre olamayabiliriz. Ama anladığımızı hissettirecek ya da şurasını anlayamadım diyecek kadar hakkımız var birbirimizin üzerinde. İyi konuydu. Düşünmeme neden oldun Yıldırım.
İyi ki emoji diye bir şey var :)
ne güzel saptamalar. ben saçma yorum demem bak hiç. hiçbiri saçma değildir bence. hepsini severim yorumların. bunun yanındaa, ben bloglara yorum yaparken saçmalarım ama şöyle yani. uzun yorum yapmam. kısa yaparım. bi de, genelde yazıları okuyunca heyecanlandığım için yazıya direk yorum yapmam o yazının özüne ruhuna uygun ama frensiz yorum yapmayı severim. komiklik yapmayı severim. enerjik ama komik. öyle olduğum için. bir de, blogçuları uzun süreli okuduğum için hepsini tanırım az çok hayatlarını bilirim. genelde o yüzden çok içten samimi yorum yaparım. mesela okurum yazıyı ama gider "booooo" diye yorum yaparım. okuyanın gülceğini de bilirim. veya ne diyon sen ya filan derim. bazen yorumu okuyanın ters anına gelir beni fırçalar :) ama sonra anlar. bu sefer yazıya derin yorum yaparım anlar ki okumuşum :) yorumlarda çok eğlenirim yaa. benim yorumları okuyan başkaları ise ne bu deep saçma yorum yapıyor derler. çocuksu. ama zaten öyleyim işte :) sonra diyorlar böyle yorum yapan insan nasıl kitap yazar :) ben de derim ilgi yok aralarında. yazmak başka yorum başka :)
YanıtlaSilbence saçmalama hakkını en iyi ben kullanıyorum ve katılıyorum saçmalamak en önemli haklarımızdan biri:)
YanıtlaSilEmoji gününün varlığını da öğrenmiş oldum böylece. Yorum: Kişinin o anki durumuna göre şekilleniyor bence; "hor görme garibi, sev senin de olur" falan; değil mi? :)
YanıtlaSilYıldırım, linke bastım, aradığınız sayfa yok üzgünüz yazdı. Yoksa okumaya geldim. İstersen bir bak :)
YanıtlaSil