15 Haziran 2017 Perşembe

Blog yazarlığı, fikirler üreten internet yazarlığı kapsamında bir meslektir..

                                                                   blog yazarlığı (1)

Şu sıralar çok popüler oldu,sağda solda "blog yazarlığı" konusunda çok yayınlar görmeye başladık..Bazı blogcular,blog meselesini ciddiye almış ve buna bi güzel el atmışlar.. Ben şahsen bunlara "vitamin blogcular" diyorum. Çünkü,bloglara ve yazarlarına vitaminli fikir ve eylemleriyle can vermeye çalıştıkları için,onlara "vitamin blogcular" ismini verdim..İyi mi etmişim? Herhalde iyi etmişim..Herhalde ben bir meleğim.. 

Her neyse,bu vitamin blogcular "Blogcular konusunda vs ne yapabiliriz?",diye blogcuları (blog yazarlarını) bir araya getirmek,onları kaynaştırmak,onlarla birlikte çalıştaylar, sayıştaylar vs düzenlemek gibi etkinlikler düzenlemeyi planlamışlar..Ve sanmıyorsam bunu yapmayı da bayağı bayağı kafalarına koymuşlar.  Ehem ühem..Aslında harika fikirler.. 

Tabii,bu vitamin blogcuların arkasında kimler var,nereden böle torpil alıyorlar vs vs o da çok merak konusu? Ziraa blog yazarları hakkında toplantılar,çalıştaylar vs düzenlemek, bu durumu biraz da resmileştirmek anlamına geliyor...Bunları yapabilmek için de bir yerlerden izinler almak da önemli. Bilemiyorum belki de ben bu işleri bilmediğimden dolayı böyle konuşuyor olabilirim..

"Vitamin blogcuların arkasında kimler var,nereden böle torpil alıyorlar" derken,sanmıyorsam sosyal medya ile alakalı üniversite hocaları da bu işlerin içerisinde olabilir diye düşünüyorum..Yani bir çeşit eğitim amaçlı bir çalışma da olabilir..Acaba diyorum, "blogcuları ve blog yazarlığını"  meslek haline getirmek (resmileştirmek amacı) için de olabilir mi? Olabilir..Neden olmasın ki? Bu mümkün bir şey..Olamayacak bir şey değil ki!

Şahsen ben de uzun süreden beri bu şekilde düşünüyordum.."Blog yazarları acaba meslek midir,değil midir?" Diye..Çoğu blog yazarı kendisini blog yazarı olarak görmediği için bunun bir meslek olarak da tarif etmiyor..Bunun daha çok bir "hobi" olduğu görüşündeler..Bu da tabii normal bir şey..

Blog yazarlığının meslek olarak görülmesinin şartları nelerdir?

Tam olarak emin değilim..Ama eğer liste yapmak gerekirse,ben kısaca şöyle küçük bir liste yapabilirim..Aslında liste değil de,bunlara "belirlenmiş koşullar" da diyebiliriz..Tabii sizlerde kendi düşüncenize göre bu konu hakkında listeler,koşullar hazırlayabilirsiniz..Kim bilir belki tüm blogcular bu fikirler konusunda ortak bir noktaya varmış olurlar.. Neden olmasın ki?

Blog yazarlığının meslek olarak görülmesi için;

Madde 1 ; Her türlü mantıklı fikirler"in üretilmesi gerekir..

Bu mantıklı fikirlerin,herhangi bir sınırı yok..Ama sınır olmasa da,toplum hassasiyetini ele alarak, "insana,canlıya ve doğaya faydası dokunabilecek,üzerinde tartışılabilecek /insanların ilgisini ve beğenisini çekebilecek ama hiçbir canlıya ve doğaya zararı olmayacak" her türlü mantıklı fikirlerin üretilmesi ve paylaşılması "ilke" olarak kabul edilebilir düzeyde olabilir..

Tabii bu kıstas değil..İsteyen istediği düşünceyi,fikri vs istediği yöntemlerle paylaşabilir..Blog sayfası onun..Kim ne karışabilir ki?

Güzellik,spor,kültür,turizm vs gibi malzeme içerikleri ile ele alınmış ticari yönden bir satış blogu olabilir..

Bir haber içeriği taşıyan "haber,magazin,spor" vs gibi medya içerikleri ile ele alınmış medya/haber blogu olabilir..

Yada sosyal yaşamda (medyada) "siyaset,medya,sanat,kültür" vs gibi yaşamsal alanlarla ilgili olayların doğruluğunu,mantıklılığını / yanlışlılığını "ele almak,eleştirmek ve tartışmak" için fikir,düşünce ve araştırmaların yayınlandığı "kişisel bir blog" da olabilir..

Hatta fikir ve duygularını,sadece resim/videolarla bile ifade edebilir..Örneğin Youtube,den bir video paylaşmak ve altına hiç bir şey yazmamak ,bu blog yazarının o günkü ruh halini ifade edebilir..Yazarsa nolur? O günkü ruh halini yazıya dökülmüş olarak anlamış oluruz,hiç değilse..

Aslında "kişisel blog" terimi,yukarıda belirttiğimiz konularda dahil hemen her tür konuların işlenebildiği çok daha geniş bir terim..Bunu şöyle /böyle şekilde sınırlandırmak pek doğru değil..Ha tabii bir de şirketlerin özel olarak açmış oldukları bloglar da var..Belki bu durum "kişisel blog" teriminden olmayabilir..O da belki,bilemicem artık..

Bakın pazarlama iletişiminin kraliçesi olarak bilinen Ann Handley, "Herkes yazabilir." adlı kitabında, ne diyor; "Eğer bir web siteniz varsa, yayıncısınız. Sosyal medyayı kullanıyorsanız, pazarlama işindesiniz. Hepimiz mesajlarımızı iletmek için kelimelere sığınıyoruz. Yani hepimiz yazarız." (2)

Madde 2 ; Haftada en az 1, ayda ise en az 2 "fikir paylaşımı" yapmak gerekir.Tabii bu benim şahsi düşüncem..Asıl kıstas ne olmalı,onu tam olarak çözemedim.. :) Bence ayda 2 kez fikir paylaşımı yapmak bile yeterli olabilir..Yılda bir kez yapmak bence pek mantıklı değil ama onun da bir fikir paylaşımı olduğu ve her fikrin değerli olduğu unutulmamalıdır..

"Blog yazarlığının meslek olarak görülebilmesi için hemen her gün yazı yazsak ve bunu paylaşsak ne olur? Maaş alır mıyız?" Bunu 5.madde de açıkladık..

Madde 3 ; Blog yazarlarının resmi statüye kavuşturulması ve "blog yazarlığı"nın meslek olarak kabul edilebilmesi için, internet ortamında dağınık bir şekilde  bulunan tüm blog yazarlarının bir araya toplanması gerekir..

Örneğin tüm blog yazarlarının kabul edilebileceği ve resmiyet kazanmış bir/birden fazla resmi internet sitelerinde toplanması sağlanabilir..Örneğin, "TürkiyeBlogları. com" ,"TürkçeBloglar. org" gibi..Uzantılar farklı da olabilir..Örneğin ".blog" gibi..İsteyen blog sahibi her blog yazarı,resmiyet kazanmış bu resmi internet sitelerine, bloglarını kayıt edebilirler..

Bu internet sitelerinin görevi,"blog yazarlarını kabul etmek,onları resmi satüye alınmasını sağlamak ve kendi bloglarında yayınlamış oldukları yazılarını,bu sitede yayınlamaktır.."

Hangi yazılar yayınlanabilir hangi yazılar yayınlanmayabilir,bu sonradan alınabilecek kararlardan sonra yapılabilir..Tıpkı resmi statü sahibi gazeteci ve yazarların haber ve yazılarının yazılı ve görsel medyada yayınlanmasındaki şartlar gibi olabilir..

Madde 4 ; Yukarıdaki bu şartları sağlayan blog yazarları, devlet tarafından resmi statüye kavuşturulmalı ve blog yazarlığı, "internet yazarlığı" kapsamında bir meslek olarak kabul edilmelidir..

Madde 5 ; Bir sonraki aşamada bu şartları sağlayan ve resmi satatüye alınan blog yazarları,tıpkı medyadaki gazeteci ve yazarlar gibi "maaşlı yazarlar" olarak ele alınabilmelidir..

Çünkü,blog yazarları da ciddi önemli fikirler üretmekte ve onlar da kendi hayatlarını idame etmek zorundadırlar..Eğer bu işi ciddi anlamda meslek haline getirenler olursa,onlara bu imkanın mutlaka sağlanması gerekir diye düşünüyorum kanımca..

Neden olmasın ki? Resmi statüye sahip gazeteci ve yazarların canı can da,blogcuların canı patlıcan mı?

Maaşlı blog yazarı olmanın şartı;

Maaşlı blog yazarlığı.. 💻 💸 (İyi bi fikir..)

Maaşlı blog yazarlığı yapabilmek için,kanımca mesela hemen her gün (haftanın 7 günü) fikir paylaşımların yapılması gerekir..Yani hemen her gün olmasa bile hiç değilse haftada EN AZ 4/5 gün mantıklı fikirlerin üretilmesi ve bunun paylaşılması gerekir..Tabii bu mantıklı fikirlerin içeriği de,yazara maaş ödeyen şirket,kişi/kuruluşların durumuna bağlı olabilir..Bunun içerisinde kültür bakanlığı da var..Bu konuya ileride değinicem..

Blog yazarlarına kim maaş verecek ki? 

Benim aklıma devlet geliyor ama devletin ayrımcılık yapması söz konusu olabileceğinden,bu pek mantıklı fikir gibi gelmiyor...Devletçi/hükümetçi olmayanlar ne olacak?

Ancak benim aklıma şimdi çok daha parlak bir fikirn geldi..Gerçi o da devletin tekeline giriyor ama artık başka çaremizde yok..Ama bu yapılamayacak /hiç olmayacak bir şey de değil.. Neyse parlak fikrimiz şöyle;

Hiç değilse kültür bakanlığı,blog şartlarını yerine getiren ve "maaşlı blog yazarı" olacak seviyede fikir paylaşımları yapan her kişisel blog yazarına,"Türkiye'nin kültürüne ve gelişmesine haber,araştırma,tanıtım,siyaset,hukuk,turizm vs gibi her türlü fikir ve düşünceleriyle katkılarda bulundukları için" cüzi miktarlarda "kültür katkısı maaş ödemesi" yapabilir ve onları sosyal güvence altına alabilir..Diye düşünüyorum..Neden olmasın ki?

Aklıma başka,blog yazarlarının toplandığı internet sitelerine verilen dev bütçeli "reklamlar ve sponsorlar" geliyor..Belki oradan bir gelir elde edilebilir..Ama bu uzun süre devam eder mi orası biraz muamma?! Bence yukarıdaki "kültür katkısı maaş ödemesi" daha mantıklı geldi bana..

Madde 6 ; Son olarak aklıma dernekleşme,vakıflaşma / sendikalaşma vs geliyor..Neden olmasın ki? Bence mümkün..Yeterki blog yazarlığına gönül vermiş,istekli blogcular istesin..Herşey olabilir..

Blog yazarlığı "internet yazarlığı" kapsamında bir meslektir..Çünkü;

Blog yazarlığı bana göre internet yazarlığı kapsamında çok değerli bir meslektir..Çünkü,blog yazarı tıpkı bir gazeteci ve kitap çıkartan bir yazar gibi çok değerli fikirler üretir..Değersiz olanları da vardır ama bence değersiz olanların bile değeri vardır her türlü fikrin..

Bir gazeteci gazetesinde yazı yazarsa o "gazeteci" diye tanımlanır..Kitap çıkartırsa,"gazeteci-yazar" diye tanımlanır..Sadece kitap çıkartırsa o "yazar" olarak tanımlanır..Gazetecilerin görevi haber yapmaktır.Bu haberi de "haber yazısı" ile doğru bir şekilde yayınlar..Gazetede köşe yazıyorsa,"köşe yazarı" olur..

Devlet,gazeteci ve yazarları,onlara resmi işlevsellik sağlayarak,onları koruma altına almış durumda..Onlara devlet tarafından gazeteci ve yazar olarak kabul edildiklerini resmi olarak kanıtlayan "resmi bir kimlik" verilir..Bu kimlik sayesinde devlet tarafından resmi statüye ve korumaya alınmış olurlar..

İnternet yazarlığı..

"İnternet gazeteciliği ve yazarlığı" fikri daha yeni ortaya çıkmasına rağmen,(gerçi devlet bu terimi halen kabul etmiş değil bildiğime göre ama),internet ortamında haber ve yazı paylaşan ama resmi statüsü olan (yani devlet tarafından resmi kimlik sahibi olan) gazeteci ve yazarlar da bulunuyor.

Yani,devlet internet ortamında haber ve yazı paylaşan gazeteci ve yazarları da,bu "internet gazeteciliği ve yazarlığı"nın bir meslek kolu olduğu konusunda bunları resmi olarak kabul etmiş durumda..Onlara da "gazeteci ve yazarlık mesleğinin" ayrıcalıkları sunulmuş olunuyor..Ancak sadece devlet tarafından resmi kimlik verilen gazeteci ve yazarlar,bu ayrıcalıktan faydalanabiliyor..Bu zaten açık bir şekilde görülebiliyor..

Aralarındaki farklar ne ki?!

Gazeteci ve yazarlar fikir üretir ve yazdıklarından sorumludurlar..Blog yazarları da fikir üretir  ve onlar da yazdıklarından sorumludur..Değil midir? Bence öyledir..Aralarındaki diğer farklar ne?

1.Gazeteci ve yazarlar maaş alır..Yani maaşlıdırlar..Blog yazarları ise almazlar..Maaşları yoktur..

2.Devlet, gazeteci ve yazarları resmi statüye almıştır..Onlar "gazeteci ve yazar" olarak resmi tanımlanır..Blog yazarların ise resmi statüsü olmadığından,sıradan "blog yazarı" olarak ele alınırlar..

Yani,gazeteci ve yazarları devlet korurken,blog yazarlarını koruyacak bir merci bile yoktur..Maaşta veren yoktur..Fikirleri kolaylıkla çalınabilen bir ortama sahiptir..

Burada ilginç bir anekdot da ekleyeyim; Blog yazarların fikir hırsızlığını en çok yapanların da gene resmi statüye sahip gazeteci ve yazarlar olduğunu belirtmekte fayda var..Bilemiyorum sanki bana öyle gibi geldi..Çünkü,bazı gazeteci ve yazar (tabii hepsini kastedmiyorum,dürüst olanları tenzih ederim) ,üretecek başka farklı fikir ve haberler bulamayınca,blog yazarların fikirlerini (ama çok farklı makyajlarla sanki kendileri ele almış gibi bu fikirleri) yayımlayabiliyorlar..

Burası aslında hiç fark edilmeyen bir durum..Böyle şeylerle karşılaşmış olabilirsiniz ama bunu kanıtlayacak bir durumunuz olmadığı için de bir şey yapamıyorsunuz,doğal olarak..Olan tabii ki fikir üreten blog yazarlarının fikirlerine ve emeklerine oluyor..Onlar maaş alırken,devlet tarafından koruma altına alınırken,blog yazarları da böylece avucunu yalamış oluyor,maalesef. Tabii bu benim kendi düşüncem..Farklı düşünenler olabilir..

Son söz olarak;
---------------------
Her neyse,blog yazarlığının "internet yazarlığı" kapsamında çok değerli bir "yazarlık" mesleği olduğunu ifade etmiştik..Bence blog yazarları ile resmi statüdeki gazeteci ve yazarların fikirleri arasında hiçbir fark yok..Hatta öyle blog yazarları var ki,resmi statüdeki gazeteci ve yazarlara bile taş çıkartacak cinsten "kaliteli içerikler" paylaşım yapabiliyorlar..Aralarındaki tek fark "resmi statütülük ve alınan maaş" ile alakalı..Biri resmi statüde olup-maaş alırken,diğeri resmi statüsü olmayıp,maaşta almamaktadır..Bu durum içeriklerin kalitesi ile ilgili değil,devletin fikir ve düşünce üreten değerler arasında çifte ayrımcılık ve haksızlık yapmasından kaynaklanmaktadır..

Tabii benim bu düşüncelerime katılmayabilirsiniz..Buna saygı duyarım..İsterseniz bunu yorumda belirtebilirsiniz..Merak etmeyin polemik falan yapmam.. Düşüncenizi yazın..İsterseniz kendi blog sayfanızda da yazabilirsiniz bunları.. Yeter ki,blog yazarlığı meslek haline gelsin,resmi statüye sahip olsun ve tabii ki maaş alınabilir seviyeye gelebilsin..

Umarım bir an önce bu çifte standart ayrımcılığı son bulur ve blog yazarları hak ettiği yeri kısa zamanda elde eder..Şimdilik benden bu kadar..Aklıma geldikçe yeni yeni eklemeler yapabilirim..Saygılarımla..E.Y.

Faydalı bazı yazılar;
-------------------------
Blog yazarlığının 10 temel ilkesi
http://www.kigem.com/blog-yazarliginin-10-temel-ilkesi.html

Her Blog Yazarının Mutlaka Okuması Gereken 5 Kitap
http://sosyalmedya.co/her-blog-yazarinin-okumasi-gereken-5-kitap/

Kitap Yazmak Yerine Blog Yazdım Hayatım Değişti
http://www.hizliadam.com/kitap-yazmak-yerine-blog-yazdim-hayatim-degisti.html

Blog Yazarak Hayatımı İdame Ettirmem Mümkün mü?
http://www.hizliadam.com/blog-yazarak-hayatimi-idame-ettirmem-mumkun-mu.html

Blog Yazarlığı Meslek Olur Mu?
http://bloghocam.blogspot.com.tr/2014/03/bir-meslek-olarak-blog-yazarlg.html

Blog yazarları çalıştayı ile ilgili merak edilenler
https://www.fundalina.com/blog-yazarlari-calistayi-ile-ilgili-merak-edilenler/

Funda Güleç Yalçın: Blog yazarları güçlerinin farkında değil
http://www.evrengunlugu.net/2017/05/03/funda-gulec-yalcin/

Kişisel Blog Olmanın Raconu Var mıdır?
https://dogushakanyilmaz.blogspot.com/2017/06/kisisel-blog-olmanin-raconu-var-midir.html

Faydalı bazı Kitaplar;
------------------------
Herkes Yazabilir
Yazar: Ann Handley
Yayınevi : Mediacat Yayıncılık

"Herkes Yazabilir, herkese, ama özellikle pazarlama alanında çalışanlara yönelik. Kısmen bir yazı rehberi, kısmen etik yayıncılıkla ilgili bir elkitabı, kısmen de yazı kaslarınızı güçlendirmenize yarayacak bir eğitmen. İçerik kralsa, pazarlama iletişiminin kraliçesi de Ann Handley ve bu konuda şaşmaz bir formülü var: Kaliteli içerik: fayda x ilham x empati. " KAYNAK

İnternet Gazeteciliği ve Blog Yazarlığı
Yazar: Okan Yüksel
Yayınevi : Sinemis Yayınları

"İnternet gazeteciliği, blog yazarlığı ve sosyal medya… Özellikle son on yılda kendinden söz ettirmeye başlayan bu üç kavram bugün hayatlarımızı çepeçevre sarmış durumda. Artık haberleri internet gazetelerinden alıyor, hemen her konuda blog yazarlarına danışabiliyor ve zamanımızın büyük bölümünü Twitter, Facebook veya Youtube gibi sosyal ağ ve paylaşım sitelerinde geçiriyoruz." KAYNAK

Sosyal Medya ve Blog
Yazar: Gonca Telli Yamamoto, Özgür Karamanlı Şekeroğlu
Yayınevi : Kriter

"Bu kitap blog konusunda bilgi sahibi olmak isteyenlerle iyi bir blog oluşturmak ve blog yazarlığını sürdürmek isteyenler için yapılmış olan bir çalışmadır. Kitabımızın bu anlamda bireylere ilham verme ve teşvik etmek konusunda da yardımcı olacağı düşünülmektedir. " KAYNAK

Her Şeyin Başı Blog
Yazar: Salih Seçkin Sevinç
Yayınevi : Optimist

"Herkes kendini ifade edecek bir yol arıyor. Mağara duvarına çizilen resimden günümüzün sokak performanslarına uzanan yelpazede tüm insanlık, düşünce ve duygularını yansıtabileceği araçlarla hızla bağ kuruyor." KAYNAK

Kaynaklar;
---------------
(1) Resim1; How To Become A Professional Blogger Unique Tips In Hindi
https://editthink.blogspot.com.tr/2016/11/how-to-become-professional-blogger-tips-in-hindi.html

(2) Herkes Yazabilir,Ann Handley
http://www.dr.com.tr/Kitap/Herkes-Yazabilir/Ann-Handley/Egitim-Basvuru/Is-Ekonomi-Hukuk/Yonetim-Is-Gelistirme-Kalite/urunno=0000000667845

✔ Blogger Author by Ertuğrul Yıldırım 🙂💓

22 yorum:

  1. Merhaba, yazınızı ilgiyle okudum ve düşündüm de aynı zamanda.
    Ben hiç bir kıstasa tabi olmadan kendi mecramda ve kendi istediğim şekilde duygu ve gözlemlerimi aktarmak istiyorum. Hobi gibi yani. Örneğin bir köşe yazısı yazmak bana göre değil diye düşündüm her zaman.
    Diğer taraftan: Zaman içinde sıkışan kişi yönünü sapıtacaktır ve hırsızlığa yönelecektir çünkü en yakın çıkış çalmaktır. :)

    YanıtlaSil
  2. Ne kadar ilginç ve güzel olurdu. Maalesef blog yazarlığı - kanımca - sadece hobi olarak görülüyor. Meslek olarak görülseydi yazdığın gibi maaş verilmesi gerekirdi. :)
    Bana Tayyip'in maaş verdiğini düşünüyor musun? Ahahahaha:))))))))))))
    Şaka bir yana, dünyada bu işten para kazananlar varmış, (moda bloğu, vs.) ben beceremem daha kendi yazdığım senaryolardan para kazanamıyorum. :(
    Ama blog yazarlığının en güzel yanı bence şu:
    Bir gazete patronundan maaş almadığım için tamamen BAĞIMSIZIM, ÖZGÜRCE yazıyorum. Kimse bana "şurasını sansürler, burasını kes, at, yoksa hükümeti kızdırırız" diyemiyor. Diyemez de.:)) Yani

    "Alo Fatih" gibi "Ala Müjde" diyemezler:))))

    Maaş alsaydık belki maaş aldığımız kurumların borusunu öttürek zorunda kalırdık. Boşver böyle amatör ruh daha iyi. :)

    Kalemine sağlık.

    YanıtlaSil
  3. Faydalı ve içinde hicivler de olan bir yazı.İnsan kendini sorgulamadan edemiyor :))

    YanıtlaSil
  4. ilginç. ben de bir iş gibi görüyorum. ah derim hep bir sponsor filan olsa ne güzel olur, sadece yazmamız için yani :)

    YanıtlaSil
  5. Meslek olarak öngöeülebilmesi için geçirilen kriterler neler olacak ? Ve seçen kisiler kendi şahsi beğenilerini su yüzüne çıkarıp mı bu kisiye maas baglayack :) imkansız ötesi ütopik bir hayal olmuş sanki. Ama olursa bile çok ufak bir azınlıın memur olabileceğini düşünüyorum :)

    YanıtlaSil
  6. Yıldırım, aklımın sükut edecek kadar yorulduğu ve hayat şartlarının nedense beni yorduğu bu günün bu saatine sarkmış olarak bloğuna geldim kardeşim. Maşallah ne kadar uzun yazıyorsun :) Anladığım kadarıyla sizler gençsiniz ve yazarlığa devam ettiğiniz sürece bazı ciddi girişimleri beklemeniz gayet yerindedir. Kültür bakanlığının bünyesinde bloglara güzel imkânlar sunulabilir. Belli bir isim altında tabii ki hiç kayırma olmadan düzen getirilebilir ve mesleğe dönüştürülmesinde bence hiç sakınca yok. Kalemine sağlık Yıldırım. Ben galiba sana soy adınla hitap ediyorum, mazur gör. Potansiyel yazarsın. Ben geleceğim hakkında hiçbir şey düşünemiyorum. Allah izin verdiği sürece aranızda olmak isterim. O kadar...Sevgilerimle kardeşim.Ece ablan :)

    YanıtlaSil
  7. evet yazarlık güzel bir meslektir hemde eğlenceli.

    YanıtlaSil
  8. Merhaba, güzel ve kapsamlı bir yazı hazırlamışsınız. Bugünlerde biraz kafa yorduğum konularbunlar, içerik yazarları/editörleri ısmarlama blog yazıları da yazıyorlar özel veya tüzel kişilere/kurumlara. Content is king/,çerik kraldır yeni dijital medya düzeninin mottosu gibi bir şey. Blog yazarlığının bir iş olması, maaşa bağlanması bu şekilde başlamış görünüyor. Ben en verimli, keyifli ve sinerji oluşturacak blog yazı ve yazarlarının bireysel olarak bu işi yapanlar olduğunu düşünüyorum. En organik hali, amatörce fakat zamanla oluşacak birikimle de evrilebilme potansiyeline sahip. Salih Seçkin Sevinç güzel ele almış ve Her şeyin başı Blog demiş, ilk başlarda okuyup, blogumda yazdığım bir kitaptı. Blog yazarlığı İletişim fakültelerine ders olarak girmeli. Yazmayı sevenin bu kadar teknoloji varken durduğu kabahat zaten. Kaleminize sağlık..

    YanıtlaSil
  9. Öyle çok şey var ki söylemek istediğim.. Çünkü bir yazıda çok farklı alanlara değinmişsiniz. Son günlerde blog yazarlığı meslek olsun başlıklı çok yazı okuyorum. Ve her okuduğum yazının altına da genelde aynı yorumu yapıyorum. Evet olsun ama hakkı ile yapanlar "blog yazarıyım" desin. İçerikler farklı olabilir, kimisi makyaj bloğudur, kimisi moda bloğudur, kimisi kitap/film tanıtır, kimisi yemek tarifi verir, kimisi her konuda yazar gibi.. Ama blog yazarlarını "gazeteci/yazar"larla bir tutarsak o mesleği icra edenlere biraz haksızlık etmiş oluruz sanki.

    Söylediklerinizde haklısınız ama her blog yazan da ortalıkta "yazar" gibi dolaşmaya başlarsa vay halimize. Çünkü dil bilgisi kurallarına uymayıp, ilkokul seviyesinde cümle kuran, okuyup araştırmayan, öğrenmeyen kişiler de mümkünse blog yazarıyım demesin.

    10 yıldır blog yazan ve eski bloglarla şimdileri karşılaştıran biri olarak naçizane önerim her blog yazanı değil, hakkı ile yazanı aynı çatı altında toplayalım.

    Ocak ayında bir yazı yazmıştım. Anneme Blog Yazarı Olduğumu Söylemeyin O Beni Bir Kurumda AR-GE Uzmanı Sanıyor diye. Tam da bugünler içinmiş :)

    Sevgiler..

    YanıtlaSil
  10. Çok mantıklı ve önemli istekler..Blog yazarlığına bazı kriterler getirilerek meslek haline getirilebilir. Hem insanları blog yazarlığına teşvik eder hem de blogların kalitesi artar..Umarım bir gün hayata geçer..Teşekkürler

    YanıtlaSil
  11. İlerde gerçekleşirse çok iyi olur gerçekten de :)

    YanıtlaSil
  12. çok güzel bir noktaya değinmişsiniz. Bu statüyü hak eden pek çok blogger arkadaşımız var. Umarım bu yönde olumlu gelişmeler olur :)

    YanıtlaSil
  13. O değilde basın kartı gibi kart çıkarsalar fena olmazdı. En azından seyahat ederken indirimli gezebilirdik.:))) Maaş olayı da iyi fikirmiş ama bir süre sonra Türkiye'de herşey suistimal edildiği gibi bu da edilir ve herkes blog yazarıyım diye ortada dolaşır duruma gelir. Şu anda bile hayatında bir tane kitap açıp okumamış insanlar, yazmaktan bihaber kendisine blogger yada blog yazarı diyorsa öyle bir durumda elimizi sallasak blog yazarına çarparız. Gerek yok.

    YanıtlaSil
  14. Deepten geldim oraya da yazdım benzer düşüncelerimi, herkes yaptığı işten biraz kazanç sağlamak ister bu doğru ama işin içine para girince maaşa bağlanma olayı gerçekleşince bence saydamlık kalkıyor ve yerine sadece para amaçlı gerçekten uzak içerikler gelebiliyor. İnsanlar rahat bir iş ohh oturduğum yerden para diye neler neler yapar kim bilir :))

    YanıtlaSil
  15. Merhaba,

    Öncelikle meslek nedir onun tanımını anlamak gerek. TDK'ya göre meslek belli bir eğitim ile kazanılan sistemli bilgi ve becerilere dayalı, insanlara yararlı mal üretmek, hizmet vermek ve karşılığında para kazanmak için yapılan, kuralları belirlenmiş iştir. Bu tanıma bakarsak blog yazarlığının karşılığında para kazanılıyorsa bir meslektir diyebiliriz. Amaaaaaa

    Bence blog yazarlığının meslek olması için firmaların, markaların, şirketlerin kurumsal bloglarını daha ciddiye alması, bünyelerinde blog yazarı kadrosu açmalı, sabit bir maaş ve sigorta ödemesi yapmalı. Yurt dışında bunun örnekleri var.

    İşin bir de freelance boyutu var. Serbest olarak blog yazarlığı yapılabilir, çeşitli kurumsal bloglara ücret karşılığı içerik üreterek veya kendi bloglarında reklam, affiliate vs. gibi yöntemlerle para kazanabilirler. Fakat bir dernek ya da federasyon çatısı altında toplanmadan bu şekilde ne kadar devam edilebilir soru işareti.

    Yukarıda belirttiğim şartlar sağlandığında insanlar meslek olarak blog yazarlığını seçebilir ya da blog yazarlığı bir meslek olarak adlandırılabilir ama şuan için blog yazarlığı bir meslektir diyemem ben.

    Tabi bunlar benim düşüncelerim.

    Selamlar.

    YanıtlaSil
  16. Aslında blog yazarlarının gücü henüz fark edilmiş değil. Şöyle ki, ben yazarı sen benim yazdığımı daha çok geliştirirsin ve daha yeni, dolgun bir içerik çıkar böyle böyle gerçekten inanılmaz işler başarabiliriz ama blog sektörü fark edilmeli.

    YanıtlaSil
  17. Bende öğrenciyim fakat yazmayı çok seviyorum. Yazılarımda belli bir üslup var ve edebiyat noktalama yazma kurallarına uygun yazmaya çalışıyorum. Mezun olmama daha çok var. Birde iş bulmak. Belki işsiz bile kalabilirim. Bloğum çok iyi gidiyor. Bende herkes gibi emeğimin karşılığını almak isterim.

    YanıtlaSil
  18. Neredeyse içimdeki her şeyi dökmüşsünüz. Blog yazarları olarak bir vakıf, dernek kursak ve bu derneğe bütün bloggerlar katılsa gerçekten büyük bir ses çıkarabiliriz. Bazı bloggerlar(sizin gibi) çoğu gazeteciye taş çıkarıyor.

    YanıtlaSil
  19. Tabi olabilir.Şuan birçok insan için bir hobi ve ek gelir kaynağı.Hatta geçimini sadece blog yazarlığından sağlayan insanlar mevcut.

    YanıtlaSil
  20. Blog Yazarlığının sanırım edebiyat, iletişim fakültelerinde ders konularının içinde geçtiğini biliyorum. Konu olarak geçse de mutluyum. Bir 10 sene sonra meslek kavramına girecektir. Yorumların bir kısmına göz attım. Özellikle; alıntı ve dil bilgisi kurallarını bilmeyen; cümle kuramayan kişilerin "blog yazarlığı" yapamamaları gerekiyor.
    Meslek olabilmesi için belirli kuralları içermeli.
    Kaynak verdiğiniz linklere göz atmayı düşünüyorum.
    Yine de iyi blog yazarlarının - İnşallah- zaman geçse de gazete yazarları gibi aranılacağını; adlarımızın bir şekilde tarihte geçeceğini düşünüyorum. Bende mi hayalperestim? :))

    YanıtlaSil
  21. Ben bu durumda "vitamin blogcu" mu oluyorum bilmiyorum:)) 17 Kasım`da düzenlenen çalıştayda ben de varım. Bu yıl 3.kez düzenleniyor çalıştay. Torpilli de değiliz bu arada:)) Kadir Has Üniversitesi kapısını açıyor, ayrıca çalıştay tüm blog yazarlarına ve herkese açık.
    Devletin çatısı altında bir blog yazarlığı düşünemiyorum. O anlamda bir meslek olarak kabul göreceğini sanmam. Ancak blog yazarlığı daha ciddiye alınıp (yurt dışında örnekleri çok) öncelikle bizlerin kendimize çeki düzen vermesiyle çok daha iyi bir duruma geleceği düşüncesindeyim. Bu işten para kazanılır ya da kazanılmaz onu bilemem.

    YanıtlaSil
  22. Sen böyle bu yazılar yaza yaza meslek olacağız inşallah :) Güzel şeyler umut ediyorum :)

    YanıtlaSil

YORUM UYARISI : Yorumlara suç unsuru taşıyabilecek link (sadece suç unsuru taşımayan kişisel blog adreslerine izin verilir) ve her türlü telefon numarası bırakmak ve küfür, hakaret vb gibi suç unsuru olabilecek yazılar yazmak yasaktır.. Tespit edilirse yayınlanmaz.. Gözden kaçıp-yayınlananlar olursa, sonradan tespit edilirse silinir.. Teşekkürler..