Sayfalar - Kitaplarımız

28 Ağustos 2018 Salı

Türkiye'nin kanayan derin yarası : Dul ve yetimlerin içler acısı hali

                                                              Resim (1,2)

Türkiye'deki dul ve yetimlerin içler acısı hali..

UYARI : Bu içerik,biraz siyasi yazı içerir..Eğer siyasi yazılardan (okumaktan ve yorum yapmaktan hoşlanmıyor yada) korkuyorsanız okumayabilir (yada okuyabilir ama) ve yorum da yapmayabilirsiniz..Size kalmış bir şeeeeey..Ben sadece ülkemizin kanayan derin bir yarasına biraz parmak basmak istedim..Umarım mesajımız devlet büyüklerimize ulaşmış olur ve "dul ve yetimler" konusunda gereken düzenlemeler yapılır..Teşekkür ederiiiiiiim..

NOT: Bu yazı içeriği Türkiye'de "dul ve yetimlerin sorunları" konusunda yapılan,üzerinde düşünülen ve yazılan bir makaledir..Bu makalede ülkemizde ki "dul ve yetimlerin yaşamış oldukları çeşitli zorluklar" hepsi olmasa da aklımızda olduğu kadar elden geldiğince ele alınmıştır..

Bu makale, ülkemizdeki "dul ve yetimler"in yaşamış oldukları "zorlu yaşam şartları" ile birlikte neredeyse sanki bunu fırsat bilip hem devletin hem de toplumun "dul ve yetimler" üzerinde özellikle de "dul kadınlar" konusunda ön yargılı bazı davranış ve eylemlerin içerisine girebildikleri;

-ve  bu gibi nedenlerle sayısını (ülkemizde dul ve yetimlerin sayısı ve yaşam durumları ile ilgili hem sivil toplum örgütlerinin hem de devletin elinde dahi herhangi bağımsız resmi bir araştırmaya dayalı ciddi veriler olmadığından dolayı);

-tam olarak bilemediğimiz ve elimizde de kesin deliller olmamakla beraber çok sayıda gizli dul ve yetimlerin; suç unsuru oluşturan ve oluşturmayan çeşitli olumsuz davranış ve eylemlere  (ki maalesef bunların içerisinde "fuhuş sektörü"de dahil olabilir);

-devlet ve toplum tarafından itilmiş olabilecekleri endişelerimizi de ele alan  yada en azından almaya çalıştığımız sosyal sorumluluk çerçevesinde "dul ve yetimlerin içler acısı hayatları"nı irdelemektedir..

Kendi kendime "Acaba ne yazsam?" polemiği..

Evet,bayram bitti..Şimdi "yan yatıp keyif çatma zamanı!" Şaka şaka.. Yok öyle,yan yatıp keyif çatma..Uzun süreden beri düşünüyordum; "Acaba ne yazsam?" diye..Şöle,"abudik gubudik saçma sapan bir şeyler yazayım da blog arkadaşlarımız biraz eğlensin!" diye aklımdan geçmedi de değil hani.. Ama zaten ben bunu yapmışım..En son bilmece yazısı yazdık.Şimdilik bu yeterli herhalde.. 

Peygamber efendimiz(sav) demiş ki; “Dul ve yetimlere yardım eden kimse, Allah yolunda cihâd eden veya gündüzleri oruç, geceleri ibâdetle geçiren kimse gibidir.” (2)

Bayram'da "dul ve yetimlere" yardım etmek..Peki ya,bayram öncesi ve sonrası?

"Gerçekten ne yazsam acaba?" diye düşünürken, bayram dolayısıyla olmalı herhalde tv'de bazı yardım kuruluşlarının "fakir,yaşlı,hasta,dul ve yetimlere" yapmış oldukları yardımlar dikkatimi çekti..İyi de "neden bayramda?"

Bayramdan önce ve sonra değil de neden bayram da yardımlar yapılıyor?
Yapılan yardımlar güzel de,bu yardımların devamlı olması gerekmiyor mu?
İlla bayramda mı yardım olacak?
Bu şekilde yaparak,Allah'a daha mı yakın olunacak? Çok garip bir duygu..

Bayram da yapacağınız yardım öncesinde ya o fakir,yaşlı,hasta,dul ve yetimlere bir şeyler olursa? Bayram öncesinde ve sonrasında üşenip de yapmadığınız yardımlardan dolayı çok zor durumda kalırlarsa? Hayatlarını kaybederlerse..Yada kötü yollara düşerlerse..

Pişman duymayacak mısınız? Vicdan azabı çekmeyecek misiniz?

Türkiye'de "dul ve yetim" olmak..

                                                                   Yaslı anne ve cocuk (1)

Türkiye'de dul ve yetimlerin yaşamış oldukları zorluklar..

Neyse..Tv'de bu yardımlar yapılırken,benim de aklıma özellikle de "dul ve yetimler" konusunda ciddi konular ve sorunlar gelmişti..Aslında "dul ve yetimler" konusunda ki "sorunlar"ı ben çok uzun süreden beri düşünüyordum..Ziraa bizzat bu yaşamın için de olan biri olarak,"dul ve yetimler"in yaşamış oldukları zorlukları çok iyi bilenlerden biri de benimdir diyebilirim,herhalde..

Türkiye'de "dul ve yetim" olmak,gerçekten çok zor olsa gerek..Gerçi dünyanın her yerinde durum aynıdır..Fakir daha çok fakir,zengin daha çok zengin..Dul ve yetim yabancı ülkelerde nasılsa,ülkemizde de durum aynıdır..Değişen tek şey herhalde,o ""dul ve yetimler"in yaşam şartlarının ne oranda iyi olup olmadığı"dır,diyebiliriz..

Ülkemizde henüz resmi rakamlar olmamakla beraber "dul ve yetimler"in yaşamlarının kolaylığı /zorluğu konusunda kesin bir yargıya varmak pek doğru sonuç vermeyecektir..Devletin elini uzattığı ve/veya maaş bağladığı "dul ve yetimler"in sayısı bile henüz tam olarak bilinemiyorken; devletin elini uzat(a)madığı diğer sahipsiz binlerce belki de milyonlarca "dul ve yetimler"in durumu ise pek bilinmiyor,diyebiliriz herhalde..

Dış dünyadaki dul ve yetimlerin durumlarına bakarak, ülkemizdeki dul ve yetimleri kıyaslamak ne kadar doğru ki?

Devletin /çeşitli sivil toplum örgütlerinin yapmış oldukları çeşitli yardımlardan dolayı,ülkemizdeki "dul ve yetimleri" şanslı görmek ne kadar doğru tam olarak bilemiyorum ama ortada çok büyük bir dram var gibi gözüküyor..

Dış dünyadaki "dul ve yetimler"in durumuna bakarak,ülkemizdeki "dul ve yetimler"in haline şükretmesinin istenmesi doğru bir şey gibi gözükse de bunu siyasi çıkar ve fayda olarak kullanıp,bu "dul ve yetimler"in mevcut zor durumlarının daha da iyileştirilmesini sağlamaya çalışmamak da bir o kadar onlara karşı yapılan bir zulümdür diyebiliriz herhalde..

Türkiye'de dul ve yetimlerin tam gerçek sayısı..

Türkiye'de dul ve yetimlerin gerçek tam sayısını biliyor musunuz? 
Devlet bilmiyor ki siz nereden bileceksiniz? Öyle değil mi?

Maalesef,Türkiye'de dul kadın ve yetim çocukların sayısı,devlet tarafından doğru düzgün bir araştırma yapılmadığından dolayı pek bilinmiyor..Veya bilen varsa lütfen söylesin de biz de bilelim..

Şahsen ben bilmiyorum ve yaptığım onca araştırmalara rağmen "devletten maaş alan ve almayan ülkemizdeki dul ve yetimlerin sayısı" konusunda yeterince bir bilgi sahibi olamadım..Çünkü yok..Gözümden kaçmış olabilir mi? Olabilir..Öyleyse bilen varsa söylesin,bu durumdan da kurtulmuş oluruz....Ama işte olmadığından dolayı bu biraz zor gibi..

Her neyse ancak ülkemizdeki dul ve yetimlerin sayısı tahminimizden çok daha fazla olabilir..Bu fazlalığa ülkemizde bulunan yabancılar özellikle de Suriyeliler dahil değildir..Sadece kendi ülkesinin vatandaşı (TC Kimlik Nüfus Cüzdanı) olan Türk vatandaşlarının "dul ve yetim"lerin sayısından bahsediyoruz..

Biliyor muyuz bu sayıyı? "Hayır" bilmiyoruz..Doğal olarak da bilemeyeceğiz de..Çünkü,daha önce de dediğimiz gibi en azından "devletin dahi bu konuda herhangi bir verisi yok.."gibi gözüküyor.. "Yok" çünkü ülkemizdeki "dul ve yetim" sayıları konusunda herhangi bir araştırma falan yapılmamış..Yada yapılmış da bizim haberimiz mi yok? Yada yapılmış da tam sayı mı bulunamamış? Ben yarım yamalak sayılardan bahsetmiyorum..Tam sayılardan bahsediyorum..

"Ülkemiz de devletten maaş alan ve almayan tahminimize göre milyonlarca dul ve yetim var.." Ve bu dul ve yetimlerin sayısı ve yaşam koşulları konusunda herhangi bir sayı/veri yok/bulunmuyor /var da bu araştırma verileri yetersiz.. Maalesef ama bildiğimiz şekilde böyle gerçekçi bir veri yok gibi..

ŞÜPHE : Türkiye'deki dul ve yetimlerin sayısının öğrenilmesi istenilmiyor mu? 
Durum buysa eğer öyleyse,peki neden istenilmiyor?

"Türkiye'de dul ve yetim sayısı tam olarak bilinmiyor" demiştik..Sadece SGK'dan dul ve yetim (ölüm) aylığı alanların sayısı belki biliniyor olabilir..Ancak nedense bununla ilgili de herhangi bir sayı gerçekçi bir şekilde şimdiye kadar devlet tarafından kamuoyuna açıklanmış değil..

Ziraa ülkemizde "dul ve yetimler"in almış oldukları maaşlardan dolayı "emekli" sayısı açıklanırken, "engelli,özürlü,yaşlı" gibi terimlerde kullanıldığı için,ülkemizdeki "dul ve yetimler"in gerçek sayıları ve yaşam koşulları konusunda yeterince ciddi bir verinin olmadığı gözüküyor gibi..

Bu nedenden dolayı Türkiye'de en azından "dul ve yetim aylığı" alan mevcut dul kadın ve yetimlerin sayısı konusunda yeterince bir bilgi sahibi değiliz,diyebiliriz..

Büyük ihtimalle SGK'dan dul ve yetim (ölüm) aylığı alan dul ve yetimlerin sayısı bilinmediği gibi ülke genelinde SGK'dan herhangi bir maaş almayan diğer milyonlarca dul ve yetimlerin sayısı da pek bilinmiyor..

Çünkü her iki durumda da dul ve yetimleri sayacak herhangi bir mekanizmaya yok gibi..Aslında devlet isterse bu olur ancak nedense devlet,bu konuda çok pasif davranıyor sanki.

Neden acaba? 

"Yoksa; Türkiye'de giderek artan dul ve yetimlerin sayısının öğrenilmesi mi istenilmiyor? Olabilir mi?" 

Yoksa başka nedenler mi var?Bu konuda çok acayip bir hava esiyor nedense..Gerçeğini tam olarak bilemiyoruz ama durum şu an bu şekilde sanki..Biri bizi bu konuda aydınlatabilir mi? O kadar cahiliz ki?

Dul erkek ve yetim erkek çocukları..

                                                            Şendul Şaban (3)

Bu konuya girmeden önce ülkemizdeki dul ve yetimlerin sayısını dile getirmemiz gerekiyordu..Bu sayı korkarım ki tahminimizden daha yüksek olabilir,gibi geliyor bana..Çünkü,bu konu hakkında bağımsız ve ciddi bir şekilde herhangi bir araştırma yapılmış değil gibi..Doğal olarak bu durum da bizleri son derece tedirgin edebiliyor..

Ülkemizde "dul ve yetim" denince akla ilk olarak "dul kadın ve yetim kız çocuğu" geliyor.Ancak ülkemizde "dul ve yetim" olarak görülen erkeklerde bulunmaktadır..Gerçi bu konuda herhangi bir araştırma yapılmış değil ama kadın ve kızlardan oluşan "dul ve yetim"lerin sayısının oranının,erkeklerden oluşan "dul ve yetim"lerin oranından fazla olabileceğini tahmin etmek zor değil..

Yani dul erkek ve yetim erkek çocukları katmazsak eğer Türkiye'de SGK'dan maaş alanlarla birlikte almayan dul kadın ve yetim kız çocuklarının sayısının çok fazla olabileceğini tahmin edebiliriz..

Ortalama hesap verirsek 12 milyon emeklinin (1) içinden en az yarısının yada dörtte birinin (ki bu da aşağı yukarı 3 milyon falan yapıyor..Gerçi tam sayıyı bilemiyoruz ama bu sayı eğer doğrulanırsa bu aşağı yukarı 3 milyon dul kadın ve yetim kız çocuğunun SGK'dan maaş aldığını düşünebiliriz..Bu sayı,bağımsız ve ciddi bir araştırmadan sonra ya düşer ya doğrulanır yada daha da fazla bir sayı şeklinde de karşımıza çıkabilir..

Türkiye'de "aile birliği"ni tehtid eden asıl mesele,asıl sorun ne?

                                                               Genc kız (2)

"Türkiye'deki dul kadın ve yetim kız çocuklarının devlet tarafından çeşitli suç batağına (özellikle de fuhuşa) itilmesi mümkün olabilir mi?"

Peki,"Türkiye'deki dul kadın ve yetim kız çocuklarının devlet ve toplum tarafından (fuhuş sektörü de dahil) çeşitli suç bataklarına itilmesi" ne anlama geliyor?

Peki,çevreniz de hiç böyle şeylere tanık oldunuz mu? Eminim,tanık olmuşsunuzdur..Zaten olsanız da bunlar öyle açık yerlerde açıklanacak şeyler değildir..Böyle bir şeyin olduğunu varsayalım..Bu aslında ülkemizin utanç verici bir durumu olurdu,herhalde..

"Kendi dul ve yetim kız çocuklarına bakamayan bir ülke/millet düşünün ki,dul ve yetimlerimiz devlet ve toplum eliyle çeşitli suç bataklarına itiliyor.." Gerçekten bu durum Türkiye için çok utanç verici bir durum olurdu..

Kaldı ki elimiz de "ülkemizde kesin sayısı bilinmeyen milyonlarca dul ve yetimlerin hangi çeşitli suç bataklarına itildikleri ve şimdiler de neler yaptıkları konusunda herhangi bir verimiz de yoktur.." Yoktur çünkü,zaten ülkemizdeki dul ve yetimlerin gerçek tam sayıları bilinmediği için doğal olarak,bu veriler de hiç bilinememektedir..Böyle giderse hiç bilinemeyecek gibi duruyor..

BİR SORU: Çevrenizdeki geçim zorluğu altında bulunan dul kadın ve yetim kız çocuklarının durumları konusunda ne kadar duyarlısınız? Onlara nasıl yardımcı oluyorsunuz?

Dul ve yetimlerin asıl sorunu "Geçim derdi ile birlikte devlet ve toplumun akıl almaz ön yargılarıdır.."

Ülkemizde,SGK'dan "dul ve yetim(ölüm) aylığı" alan en azından bir kaç milyon "dul kadın ve yetim kız çocuğu"nun olduğunu tahmin edersek,bu dul kadın ve yetim kız çocuklarının almış oldukları emekli maaşlarının oranına baktığımız da;

-eğer dul kadın 2 çocuk sahibi ise ölen eşinden kendisine yüzde 50; 2 yetim kız çocuğuna da her birine yüzde 25 olmak üzere bir "dul ve yetim (ölüm) aylığı" bağlanıyor..Bu da diyelim ki toplam emekli maaşı 1 milyar ise dul kadına 500 lira,iki yetim çocuğa da 250 lira maaş bağlanmış oluyor..

Günümüz de bu oran yaşam zorluklarına göre aşağı yukarı şu an bir dul kadın 700 lira ile 1000 lira arasında bir maaş alırken,maalsef yetim çocukların almış oldukları maaş oranı ise 350 ile 500 lira arasında bir sınırda kalabilmektedir..(en az 2 yetim çocuğu için)

Kaldı ki bu rakamlar,hem dul kadın hem de yetim kız çocukları açısından hiç de iyi rakamlar değildir..Günümüz de giderek artan hayat pahalılığı,doğal olarak SGK'dan komik bir şekilde "dul ve yetim (öüm) aylığı" alan milyonlarca dul kadın ve yetim kız çocuklarının da,yaşam koşullarını inanılmaz derece de zorlaştırmış durumdadır..

SGK'dan alınan bu komik maaşlar,maalesef "dul kadın ve yetim kız çocukları"nın yaşam koşullarını düzeltmemiş aksine onların hayat şartlarının daha da zorlaşmasına ve bu nedenlerden dolayı da kendi hayatlarını kazanabilmek için başka çeşitli yollara başvurmak zorunda kalabilmesine zemin hazırlar nitelikte olabilmiştir..

SGK kurallarına göre; dul kadınların ve yetim kız çocuklarının çalışmaları zaten yasak..Çalıştıkları taktirde bu ellerindeki komik ücretlerde,SGK tarafından kesilmiş olacaktır..

Peki ama bu durum SGK/devlet milyonlarca dul kadın ve yetim kız çocuklarına hem çalışma yasağı koyarken,öte yandan da bunlara çok düşük komik "dul kadın ve yetim aylığı" vererek,bunların hayatlarının daha da zorlaşmasına sebebiyet verebilmektedir..

Dolayısıyla zaten isteseler de çalışamayacak durumda olabilen dul kadın ve yetim kız çocukları da var,bunları da buna dahil etmemiz gerekiyor..Ve bunların sayısı da asımsanmayacak derece de çok fazla olabilir..

SGK/devletin bu zorlamalı komik maaşlarından dolayı bu milyonlarca dul kadın ve yetim kız çocuklarının,yaşamlarını devam ettirebilmek için başka alternatif yollara başvurabileceklerini de bilmemiz gerekir..

Bu yollardan biri, bir işe girip çalışmaktır..Ancak bu 3 nedenden dolayı olmayabilir;

1.si çalışacak durumda olanlar var ancak çalışmak isteseler de devlet bunu yasaklamış mesela..Yani kısaca çalışamazlar..Çalışırlarsa maaşları kesilir..

2.si çalışamayacak durumda olanlar var ki büyük çoğunluğu bunları kapsıyor ve zaten çalışmak isteseler de çalışamazlar..

3.sü ister çalışacak durumda olsun isterse olmasın,her iki grupta olanlar çalışmak istedikleri halde çalışamamaktadır..

Çünkü,işlerin zorluğundan patronların,işçilerin,çalışanların yada herhangi çevrenin munzır bakışları yani kısaca onların tacizlerinden hatta tecavüz,saldırı,çeşitli suç eylemlerine itilmesi vs gibi vaka/baskılarından dolayı çalışamamaktadırlar..

Dolayısıyla bu 3.durum ülkemizde yeni olan bir şey değil..Hem devletin yasaklaması hem de çevrenin "taciz,tecavüz,baskı,çeşitli suç eylemleri" vs gibi olumsuzluklardan dolayı,ülkemizdeki milyonlarca en azından binlerce dul kadın ve yetim kız çocuklarının,istemedikleri halde fuhuş sektörü de dahil çeşitli suç eylemleri içerisine bu tür baskı yollarıyla itilebileceklerini bilmemiz gerekir.."İtilmişlerdir" demiyoruz ama durum tam olarak nedir bu konuda kimse bir şey bilmediği için "olabilir" diyoruz..

Hatta üzülerek de olsa söylemeliyiz ki,kim bilir fuhuşa itilmiş milyonlarca yada en azından binlerce dul kadın ve yetim kız çocuğu da vardır da belki de biz bilmiyoruz,bu vahim durumu..

Durum köylerde,kasaba ve ilçelerde daha vahim olabilir mi?

Düşünün bir kere..Milyonlarca dul kadın ve yetim kız çocuklarının almış oldukları maaş oranlarını..

Eğer gerçekten fuhuş sektörü batağına itilmiş dul kadın ve yetim kız çocukları varsa,bilinmelidir ki bunların bu duruma düşmesine devletin de katkı sağlamış olabileceğini aklımızdan çıkarmamamız gerekmektedir..Yani fuhuş batağına saplanan binlerce dul kadın ve yetim varsa eğer,bunları buna zorlayan ve baskı yapanın da devlet ve bir o kadar da toplumun kendisi olabileceğini bilmemiz gerekir..Neden,diye soracak olursanız yukarıda bunları izah ettik..

Bu durum aklımıza gelince,aynı üzücü tabloların ülkemizdeki milyonlarca köy,kasaba ve ilçelerde yaşanıp yaşanmadığı konusunda da pek emin değiliz..Kim bilir belki de her şey gizli saklı olduğu için, nasıl bir tablo ile karşı karşıya olduğumuzu da tam olarak bilemiyoruz diyebiliriz..

Diğer suç oranlarını da buna katabiliriz herhalde..

Aldıkları maaşların bunlara yetmeyebileceğini devletin bilmesi ve gereken tedbirleri alması gerekir kanımca..Yukarıda anlattığımız üzücü tablolar,belki de gerçekten yoktur..Ama bu ileride olmayacak bir şey de değil gibi gözüküyor..

Çünkü,ülkemiz de giderek artan "dul ve yetimlerin" sayısı ile birlikte giderek artan hayat pahalılığı ve yaşam koşullarının zorlaşması durumu,bize bu sorun hakkında yeterince ciddi tedbirler alınmadığı taktirde,yukarıda izah etmeye çalıştığımız üzücü tabloların çok yakın bir zamanda bir çığ gibi büyüyebileceğini farkına varmamız gerektiğini hatırlatıyor,diyebiliriz..

Çünkü sadece fuhuş sektörü değil,diğer suç olaylarının da buna paralel olarak artış olabileceğini düşünebiliriz..Devletten "ölüm aylığı" alan sadece "dul kadın ve yetim kız çocukları" yoktur tabii ki.."Dul erkek ve yetim erkek çocukları"da vardır..Bunlar da aynı şekilde yaşamlarını çok zor koşullar altında sürdürebilmektedirler..

Ve bunların da "dul kadın ve yetim kız çocukları" gibi aynı şekilde çalışamadıklarını var sayarsak,bunların devlet ve çevre tarafından çeşitli zorlamalı baskılarla girişebilecekleri suç olaylarının da olabileceğinin bilinmesi gerekir..Hırsızlık,gasp,kapkaç,adam kaçırma,cinayet,terör,mafya ve çete gibi suç örgütlerine katılmak,suikastlar vs vs..Tabii ki bunlara fuhuş sektörü de dahildir..

Çeşitli suç eylemlerine karışmış olabilecek dul erkek ve yetim erkek çocuklarının durumlarını da izah etmek gerekir di ancak zaten yeterince sorun hakkında endişeli bilgileri verdik..Umarım böyle üzücü şeyler yoktur..Umarım yanılırız..Çünkü,bu anlattıklarımız adeta bilinmeyen bir buz dağı gibi..Bilinmiyor..Araştırma yok..Araştırma olmayınca sorun ve sorunlar hakkında herhangi bir veri de olmuyor dolayısıyla..

Peki,ne yapılması gerekiyor?

Benim aklıma gelen ilk şey,özellikle de ülkemizde ki "dul ve yetimler"in maaşlarını iyileştirmektir..

Ardından ülkemizdeki "dul ve yetim"lerin gerçek TAM sayısı ile birlikte bunların nasıl bir yaşam içerisinde olduklarının ciddi bir şekilde tespit edilmesi ve gerekirse her türlü yardımların yapılması gerekir..

Ülkemizde kesin sayısı bilinmemekle birlikte "dul ve yetim aylığı(ölüm aylığı)" alanların sayısı anımsanmayacak kadar çoktur diyebiliriz herhalde..

Ancak almış oldukları maaş oranları oldukça düşük ve komiktir..Bu düşük maaşlarla "dul ve yetimler"in doğru düzgün ve rahat bir şekilde hayat sürmesi olanaksızdır..

Dul ve yetimlerin her birinin maaşlarının ayrı ayrı en az 2500 lira olması gerekir..Çünkü bu miktar günümüz zorlu hayat şartlarında tek bir kişinin rahat bir şekilde yaşayabilmesi için gereken miktardır..Bu iki (2) kişi için 5000 lira eder..Her bir kişinin aileye eklenmesi,miktarı artırır..

NOT: Bu miktar,AYLIK olarak ele alınan miktardır..Bazı "dul ve yetim" aylıkları 2/3 ayda bir verildiği için bu miktar da ona göre artış gösterir..

NOT2: Günümüz şartlarında TEK BİR KİŞİNİN daha iyi bir yaşam sürdürebilmesi için en fazla 3000 lira ile 5000 lira arasında AYLIK bir maaşa sahip olması gerekir..

NOT3: TÜRK-İŞ sendikasının Ağustos 2018 ayı "Açlık ve Yoksulluk Sınırı" araştırmasına göre;

- 1 kişinin AYLIK geçim maaliyeti 2.225 lira olarak tespit edilmiş..
- 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı ise (5.903 lira ile) 6.000 liraya ulaşmış ve Açlık sınırı ise 1.800 liranın üzerine (1.812.47 lira) çıkmış durumda.. (3)

Bunlar olmazsa ne olur?

Çok basit yukarıda saydığımız vahim ve üzücü toplumsal dejenerasyonlar başlayabilir..

Toplumda yozlaşma ve kontrolden çıkmalarda artış gösterebilir..

Her türlü suç paranigmalar da artış olabilir..Özellikle de fuhuş sektörü gizli ve açık bir şekilde sadece kentlerde değil,en ücra köşeler olarak bilinen köy ve kasabalar da dahi durdurulması imkansız bir şekilde başını alıp gidebilir..

Bunların hepsi toplumun rahat yaşam sürememesinden kaynaklanan olumsuz eylemlerdir ki bunun da tek ilacı,toplumun işçi ve emekli sınıfını dolayısıyla özellikle de geride kalmış milyonlarca "dul ve yetimler"in yaşam şartlarını iyileştirmekten geçer.. diye düşünüyorum..

SON SÖZ:

Yukarıda yazdığımız ve belirttiğimiz sorunlar,tabii ki ülkemizdeki milyonlarca dul ve yetimlerimizin tüm sorunlarını içeren sorunlar değildir yada olmayabilir..Ben sadece hem kendi yaşadığımız tecrübelerden yola çıkarak hem de tam doğruluğu belli olmayan medyadaki verileri kullanarak,konu ve sorun hakkında bir şeyler yapmak istemiştim..

Umarım iyi bir konuya el atmışımdır..Ülkemizde sorunları olan sadece dul ve yetimlerin olmadığını ve diğer milyonlarca çalışan,emekli,özürlü,engelli,yaşlı vs vs vatandaşlarımızın da sorunlarının olduklarını da biliyor ve bunun bilicindeyiz..

Ancak sizler de iyi bilirsiniz ki,özellikle de "dul yetimlerin sorunları ve onların çözümü" konusunda ne devletimiz ne de toplumumuz (özellikle de sivil toplum örgütlerimiz) tarafından maalesef ciddi bir çalışma yapılmış değil..Ben şahsen elimden geldiğince eksiği fazlasıyla sorun hakkında bir şeyler yapmaya çalıştım..Umarım yukarıda yazdığımız üzücü durumlar olmamıştır..

Ve yine umarım devletimiz yada diğer sivil toplum örgütlerimiz bu bilgiler ışığında gerekli adımları atarak,sorun hakkında ciddi araştırma verileri elde edebilir ve ülkemizdeki milyonlarca dul ve yetimlerimizin yaşam standartlarının iyileştirilmesi ve sorunlarının çözümü konusunda ciddi bir şeyler yaparlar,diye düşünüyoruz..

Yukarıda verdiğimiz bilgiler tam doğru olmayabilir ve eksik yada yanlış da olabilir..Eksik ve yanlışlar konusunda beni ve okuyucuları bilgilendirmek için YORUM kısmında düşüncelerinizi yazabilirsiniz..Benim elimden sadece bu kadar geliyor..Şimdilik diyelim..İlerde nasıl bir gelişme olur orasını tam olarak bilemiyorum..

Neyse,umarım bu yazdıklarımız birilerine özellikle de devletimize ve STÖ'lere ilham olur da konu ve sorunlar hakkında ciddi çalışmalar başlatırlar diyelim artık..Saygılarımla..E.Y.

America's widows and orphans (fatherless)

Şimdi sizi ABD'de ki dul ve yetimler için yayınlanmış güzel bir video izleticem..Güzel olmasının nedeni videodaki parça çok hoşuma gitti..Ben de bunu önce hem ülkemizdeki hem de tüm dünyadaki tüm dul ve yetimlerimiz ; daha sonra da tüm blog arkadaşlarımız için hediye ediyorum..Sağlıcakla kalın..E.Y.✔



Bu video, günümüzün dul ve babasız çocuğunun gerçeklerini gösterir. Amerika'da bugün nüfusumuzun neredeyse yarısı dul ve yetim çocuklar. Ne zaman hayatlarında bir fark yaratmaya başlayacağız? Başkalarına yardım edenlere kim yardım edebilir?, Video (4)

KAYNAKLAR;
-------------------
(1)Sosyal korumadan maaş alanların sayısı 12 milyon 829 bin kişiye ulaştı
"TÜRKİYE İstatistik Kurumu (TÜİK), verilerine göre sosyal koruma kapsamında, emekli,yaşlı, dul, yetim ve engelli ile malül maaşı alanların sayısı 12 milyon 829 kişiye ulaştı."
http://www.hurriyet.com.tr/sosyal-korumadan-maas-alanlarin-sayisi-12-milyo-40687959
YY:23.12.2017
ET:19.08.2018
(2) Hadis
(Müslim, Kitabu’z-Zühd, 2, VI, 2286)
http://www.derinsayfa.com/2013/03/Resimli-Hadisler_11.html
ET:26.08.2018
(3) Türk-İş: Yoksulluk sınırı 6 bin liraya dayandı
https://www.sozcu.com.tr/2018/ekonomi/turk-is-yoksulluk-siniri-6-bin-liraya-dayandi-2593854/
ET:28.08.2018
(4) https://www.youtube.com/watch?v=kiW1sNx5atc
ET:28.08.2018
Resimler;
*******
(1) Kosavalı anne ve çocuk
ağlama anne
http://gecemgunduzum.blogcu.com/aglama-anne/4454895
(2) Genç kız
desperate_sad_depressed_cry_hopeless_loss_concern_teenager-1188422
https://pxhere.com/tr/photo/1188422
(3) Şendul Şaban
Şendul Şaban - HD Türk Filmi - Kemal Sunal Filmleri
https://www.youtube.com/watch?v=Mh4QRLXgTIk

KONU VE SORUN HAKKINDA DİĞER KAYNAKLAR;
----------------------------------------------------------------------
12 milyon emeklinin aylığı 22 milyon çalışandan
"Türkiye'de 12 milyon 324 bin 186 kişi devletten emeklilik, malullük, ölüm aylığı ile dul ve yetim maaşı alırken, 22 milyon 407 bin 415 kişi sigortalı çalışıyor."
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/12-milyon-emeklinin-ayligi-22-milyon-calisandan,V-W6o4vzmUWoZ9ip0XRT5A
YY:23.07.2018
ET:19.08.2018
Emekli sayısı 12 milyonu aştı 
"Devletten emeklilik, malullük, ölüm aylığıyla, dul ve yetim maaşı alanların sayısı 12 milyonu aşarken, sigortalı çalışan sayısı ise 22.5 milyona ulaştı."
http://www.gunes.com/ekonomi/emekli-sayisi-12-milyonu-asti-895282
YY:24.07.2018
ET:19.08.2018
Tek Bir Çocuk Bile Yetim Kalmasın
”Türkiye genelinde başlattığımız projeyle yetim sayısını tespit edeceğiz”
http://www.milliyet.com.tr/tek-bir-cocuk-bile-yetim-kalmasin-pembenar-detay-aile-1615629/
ET:19.08.2018
Türkiye'de 22 milyon 838 bin çocuk var
"TÜİK verilerine göre Türkiye nüfusunun yüzde 29,4’ünü çocuk nüfus oluşturuyor."
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/turkiyede-22-milyon-838-bin-cocuk-var-29474502
YY:06.07.2015
ET:19.08.2018
TÜRKİYE’DE Kİ KİMSESİZ ÇOCUKLAR
"2004 yılında Başbakanlık tarafından gerçekleştirilen Sosyal Hizmetler Şurası’nda açıklanan bilgilere göre, Türkiye’de kimsesiz veya ailesi parçalanmış yaklaşık 20.000 çocuk bulunmaktadır. "
https://burcubilgen93.wordpress.com/about/
ET:19.08.2018
Türkiye'nin dulları
"Ülkede 2 milyon dul kadın var.Niye,erkek nesline kıran mı girdi?Üstelik denilene göre dul erkekler dul kadınların dörtte biri kadarmış.Yani 500 bin dul erkek.(...)"
http://blog.milliyet.com.tr/turkiye-nin-dullari/Blog/?BlogNo=305167
YY:07.05.2011
ET:19.08.2018
Türkiye'de dul erkekler kadın sayılacak
"Şükrü Kızılot yazısında ilginç bir düzenlemeye değindi "Çocuğunun annesi ölmüş 'dul erkekler' ile eşinden boşanan ve 'çocuğunun velayetini alan erkeklerin' kadın sayılacağı, bir düzenleme yapıldı.""
http://www.gazetevatan.com/-turkiye-de-dul-erkekler-kadin-sayilacak--616524-yasam/
YY:10.03.2014
ET:19.08.2018
Dünya genelinde öksüz ve yetim çocukların sayısı 140 milyon
"UNICEF ve sivil toplum örgütlerinin yaptığı araştırmalar, dünyada 140 milyondan fazla çocuğun hayatlarını öksüz ve yetim olarak sürdürdüğünü gösteriyor."
https://www.aa.com.tr/tr/dunya/dunya-genelinde-oksuz-ve-yetim-cocuklarin-sayisi-140-milyon/790353
YY:06.04.2017
ET:19.08.2018
İkinci kardeş de isterse yetim aylığı yarıya iner
"Babadan kalan ölüm aylığı dul eşe yüzde 50, yetim kalan çocuklara yüzde 25 oranında bağlanır. Sadece bir çocuk alıyor ise yüzde 50 oranında bağlanır. Boşanma gibi medeni durum değişikliği halinde ikinci çocuk da talep ederse ilk kardeşin yüzde 50 olan yetim aylık oranı yüzde 25’e düşer."
https://www.haberturk.com/tv/ekonomi/haber/1631400-ikinci-kardes-de-isterse-yetim-ayligi-yariya-iner
YY:14.09.2017
ET:19.08.2018

8 yorum:

  1. Böyle kapsamlı, kaynaklı, ayrıntılı bir araştırma yazısı yazdığın için çok teşekkür ediyorum arkadaşım.
    Keşke bu yazını tüm gazetelerde yayınlasalar.
    Bu pahalılıkta çok zor dul ve yetim aylığı alanların durumu:( hani kimse istemez kendi emeğiyle, kendi alın teriyle kazansın ister ama olmuyor işte, hayatın türlü türlü şartları var kimi okuyamıyor, kimi okusa da bir sürü nedenden ötürü bir kariyer yapamıyor ve babasından maaş alıyor, yetim olup da fuhuş çetelerinin eline düşenlere keşke yardım edebilsek:( çok yazık:( bıraktım böyle ikramiye filan, maaşları yükseltme, kriz deyip maaşlarını vermeyeceklerinden korkuyorum:(

    Eline sağlık...:)

    YanıtlaSil
  2. Oldukça emek verilmiş bir yazıydı emeğinize sağlık.
    Yazıyı okurken aklımdan şöyle bir düşünce geçtiğini itiraf etmeliyim:
    Bu kadınlar neden dul ve bu çocuklar neden yetim?..
    Bu hal içinde olmalarının asıl sebepleri nelerdir?..
    Avrupave Amerika'ya bakılırsa burdaki kadınlar çoğunlukla bir evliliği kurtarmak için çok fazla emek de verdikleri söylenemez,bazı kadınlarsa tek başına yaşayıp çalışmamak için özellikle hamile kalıp çocuk yaptıklarına bile şahit oldum.
    Çocuklar özellikle belirli bir yaşa gelince evden ayrılıp kendi masraflarını karşılamak kendi hayatlarını kazanmak mecburiiyetindeler.
    Bizde olduğu gibi aile bağları,komşuluk vs yoktur buralarda.
    Dolayısıyla evden 16 ile 28 yaş aralıklarında çıkarılmış bir çocuk da tek olması gerektiğini yalnız yol almasının elzem olduğunu küçüklüğünden beri bilmektedir.
    Kadınlar ne kadar yaşlı olursa olsunlar tek başına yaşıyorlar örneğin burada ve çocukları olduğu halde sadece özel günlerde görüşmekteler.Böyle bir hayat önceden planlanmıştır demek istediğim bu öyle içinde acı keder gibi zor durumlar içeren bir yaşam tarzı değildir gerçekten de hayatlarını böyle yaşamaları tamamen kişisel bir tercih hatta doğal bir gidişattır.
    Uzadıkça uzayan bir konudur kusuruma bakmayın Türkiyedeki dul ve yetimlere de hddimi aşmadan değinecek olursam yine en başta yazdığımı tekrarlamak isterim:
    Bu insanlar neden bu konuma düştüler?
    Onlaraa nasıl bir el uzatılabilir?..
    Ve son olarak,ailelerimize sahip çıkalım.
    Teşekkürler,saygılar.

    YanıtlaSil
  3. SGk,berbat durumda.Kişi,hakkı olanı bile alamıyor çoğu kez.Yanlış giriyorlar verileri.Geçen annemden baya kesmişler.Uğraş dur,dilekçenin peşinde koş :(

    YanıtlaSil
  4. Önemli bir konuya deginmissiniz Ertuğrul Bey..Maaşlarının artırılması çok iyi olur kesinlikle,daha iyi şartlarda yaşamış olurlar..Ayrıca sadece bayramlarda değil her zaman ihtiyacı olan insanları toplum olarak hatirlamalı ve destek olmalıyız.

    YanıtlaSil
  5. Rakamlar incelendiğinde ortaya o kadar trajikomik sonuçlar çıkıyor ki...Deveye '' boynun eğri'' demişler '' nerem doğru ki '' demiş misali genel durum..

    YanıtlaSil
  6. Toplumun kanayan yarasına çok detaylı, araştırmacı ve cesur bir yaklaşımla yazmışsınız. Keşke bu kök nedenlerin üstüne çözümler üretebilsek. Herkesin ihtiyaçlarını giderek bir yaşama sahip olmalarını tesis edecek bir yapıya kavuşabilsek. Özellikle okuması benim için çok öenmli olan kız çocuklarının maddi nedenlerden dolayı okuyamaması toplumsal yaradır. Bu yara kanadığı sürece toplum olarak kendimizi aklamamız mümkün değildir, hele ki üç kuruş aylık ile mümkün değil. Umarım mesajlarınız yerine ulaşır ve konuda kapsamlı bir düzenleme yapılır. Ayrıca devletin dışında toplumun da önyargılarından kurtulması gerekiyor. Gerçi eskisi kadar toplumun katı olmadığını düşünüyorum, en azından kıyı şeritlerde. Toplum kendini temize çekmelidir ve komşusuna destek olmalıdır. Bu konuya değindiğiniz için kendi adıma teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  7. Sözün bittiği yer çok üzülüyor insan ama diyecek bir kelime bulamıyor.

    YanıtlaSil
  8. Arife Tarif gerekmez....
    Bu iş siyasetin üstünde ama çözümüze siyasetin önünde..Hemde gözünün onunde...

    Kalemine yüreğine sağlık üstad..

    YanıtlaSil

YORUM UYARISI : Yorumlara suç unsuru taşıyabilecek link (sadece suç unsuru taşımayan kişisel blog adreslerine izin verilir) ve her türlü telefon numarası bırakmak ve küfür, hakaret vb gibi suç unsuru olabilecek yazılar yazmak yasaktır.. Tespit edilirse yayınlanmaz.. Gözden kaçıp-yayınlananlar olursa, sonradan tespit edilirse silinir.. Teşekkürler..