"Hayattan zevk almak günah mı?" Orasını bilemem ama bir insanın psikolojisinin bozulmaması ve sağlıklı olabilmesi için en azından hayattan zevk almasını bilmelidir,diye düşünüyorum..Neden mi,okumaya devam edin derim..
Bazı blog yazarı arkadaşlarımız "mutlu olmanın yolları"nı çok güzel izah etmişlerdi..Ben de konuya çok farklı yaklaşayım dedim..Bakalım başarabilmiş miyim?
"Ben büyüyünce galiba psikolog profesör olucam.."
"Ne zaman büyücen sen Ertuş,kazık kadar oldun,hala büyünce diyosun?"
Neyse,hadi iyi okumalar size..
Hayattan zevk alma eyleminde önümüze çıkan çok önemli bir problem..Önce bunu irdeleyelim..
Hayat çok zor şartlarla dolu,nasıl hayattan zevk alalım?
Doğal olarak "hayattan zevk alma" eylemini biraz yadırgamış olabilirsiniz..Ziraa bunun iki temel problemi var;
1.Hayatta yani dünya hayatında milyonlarca insan öyle zor şartlar içinde yaşıyorlar ki,onları düşünürken insanların hayattan zevk almaya çalışması pek mümkün olmayabiliyor..Haklı olarak "zor durumda kalan milyonlarca insan varken,biz nasıl hayattan zevk alalım?" diye düşünebilirsiniz..
2.Diğeri ise sizin yaşamış olduğunuz ekonomik,sosyal,ailevi vb çeşitli türdeki sorunlarla karşı karşıya kalmış olmanızdır..Bu durumda da insanlar hayattan zevk almanın tadını yaşayamamaktadır.. Haklı olarak "bir sürü sıkıntılarla özellikle ekonomik sıkıntılarla boğuşurken,biz nasıl hayattan zevk alabiliriz ki?" diye düşünebilirsiniz..
"Hayattan zevk alma" eyleminin insan sağlığı için önemi..
Ancak "hayattan zevk alma" eylemi insanın sağlığı için de son derece önemli bir etkendir..Bu nedenle sağlığınız bozulursa,zor durumda kalan her canlıya yardım etme durumunuz da azalır /hiç olmayabilir.. Bu nedenle sağlığımızı korumak için "hayattan zevk almaya" çalışmak gerekir..Şunu da unutmamak gerekir;
Hayattan zevk almak eylemi = Mutlu olmak eylemidir..
Bunu da yadırgamış olabilirsiniz..Mutlu olmanın,hayattan zevk alma ile ilgili olmadığını düşünebilirsiniz..Ama yanılıyor olabilirsiniz..Çünkü gerçek yaşamda mutlu olma eylemi,tıpkı bu eşitleme gibidir..Mutlu olma eylemi,tek başına yapılabilecek salt bir eylem değildir..
Nasıl mutlu olacağız?
Ne yaparsak mutlu oluruz?
Mutlu olmak için bir şeyler yapmanız gerekir.."Perişan haldeki bir kediye bakmanız,aç karnını doyurmanız,ona iyi davranmanız" vs gibi eylemleriniz İYİ yöndeki mutlu olma eylemlerinden biridir.."O kediyi dövmeniz,ona tekme atmanız,onu yaralamanız" vs gibi eylemleriniz ise KÖTÜ yöndeki mutlu olma eylemlerinden biridir..
Veya "zorda kalan birilerine KARŞILIK BEKLEMEDEN yardım edersiniz,aç insanları doyurursunuz,onlara başlarını sokacak,kalacak yer verirsiniz,onlara güzel sözler söyler,iyi şeyler yaparsınız.." vs gibi İYİ yada bunların tam tersini KÖTÜ yönde şeyler yaparsınız.Mesela;
1.Yardım ederken KARŞILIK BEKLERSİNİZ /
2.Yardım ederken onları aşağılar,,döver,iter-kalkarsınız /
3.Yardım etmediğiniz gibi onları aşağılar,,döver,iter-kalkarsınız /
4.Onlarla hiç ilgilenmez,sessiz kalırsınız..
(İlgilenmeme ve sessiz kalma eylemi elde olmayan nedenler / imkanlardan dolayı olabilir,bu ayrı bir konudur.Bu KÖTÜ eyleme girmez..Bunu bilerek yapıyorsanız o zaman bu KÖTÜ eyleme girer..)
Yapılan bu tür İYİ /KÖTÜ eylemler,mutlu olabilmenin iki farklı manevi yönünü işaret eder..Bu nedenle mutluluğun tarifleri çok sayıdadır..Mutlu olabilmek için yukarıda anlattığımız gibi çeşitli yollara başvurulabilir..İşte o yolların hepsi aslında birer hayattan zevk alma eylemleridir..
Mutlu olmak için sarf edilen İYİ /KÖTÜ yöndeki her türlü çabalar,aslında hayattan zevk alma biçimimizi ve karakter özelliklerimizi yansıtıyor olabilir..Hayattan zevk alma eylemlerini gerçekleştirirken hissedilen mutluluk da bunun göstergesidir aslında..
"Hayattan zevk almanın,mutlu olmanın yolları" olduğunu söylemiştik.. Hayattan zevk almayan bir insanın mutlu olmasına da pek olanak yoktur..Öyle / böyle bir şekilde mutlu olabilmek için hayattan zevk almanın yollarından birini gerçekleştirmek zorunda..Bunu yapmadan sağlıklı bir şekilde yaşaması da olanaksız gibi gözüküyor..
Bir insan ancak İYİ ve KÖTÜ yönde hayattan zevk alma eylemlerini gerçekleştirirse mutlu olabilir.."Kitap okumak,koşmak,tv seyretmek,radyo ve müzik dinlemek,yemek yapmak,yemek,içmek,yüzmek,konuşmak,öpüşmek,aşık olmak,zengin olmak,fakir olmak,balık tutmak,dua etmek,ibadet etmek,blogda yazı yazmak,gazete okumak,internette dolaşmak" vs gibi milyonlarca eylemler de İYİ ve KÖTÜ olarak hayattan zevk alma eylemlerine girebilir..
Şöyleki,yapılan bu tür şeylerin kendinize /başkalarına zararı olursa KÖTÜ; olmazsa İYİ yönde hayattan zevk alma eylemleridir diyebiliriz..Daha doğrusu eğer bunlar size mutluluk veriyorsa,bu eylemler "İYİ / KÖTÜ eylemler" olarak değerlendirilir..
Ya mutluluk vermiyorsa?
Demek ki mutlu olmanın /olmamanın kaynağı onlar değilmiş.. O kaynağı bulana kadar (tabii başkalarına zarar vermeden) hayattan zevk alma eylemlerini yapmamız gerekir..Bunu tek başına yapamıyorsak,yakınımızdaki "anne,baba,kardeş,arkadaş,komşu,akraba" vs gibi iyi insanlar olduğunu bildiğimiz en iyi tanıdığımız,sevdiğimiz kişilerden / "psikolog danışman" vs gibi bu konuda uzman olan birisinden yardım almak daha mantıklı olacaktır..
Hayattan zevk alırken dikkat etmemiz gereken çok önemli bir kural vardır..Buna kesinlikle uymamız yerinde olacaktır..
"Hayattan zevk alırken" dikkat edilmesi gereken tek kural başkalarına zarar vermemektir..
Başkalarına zarar vererek hayattan zevk alınıyorsa (mutlu olunuyorsa),bu sağlıklı bir hayattan zevk alma eylemi değildir..Bu olsa olsa sadist mazoşist bir hayattan zevk alma eylemidir.. Bu tür eylemlerden kesinlikle uzak durmak gerekir..Çünkü bu tür eylemler,ilerde "sağlığımızın bozulmasını da tetikleyebilir.. " Nasıl mı? Bunu direkt izah etmeden önce konunun daha iyi anlaşılabilmesi için "Hayattan zevk almanın kanunları"nı bir irdeleyelim..
Hayattan Zevk Almanın Kanunları..
Hayattan zevk almanın da kanunları mı olurmuş? Olmaz mı? "Başkalarına zarar verme" eylemi de hayattan zevk alma (mutlu olma) eylemi olarak görüldüğü için ,tabii ki hayattan zevk almanın da belli kanunları olacaktır..Sizler de istediğiniz kadar kanun çıkartabilirsiniz..Kanun çıkarmak serbest.. Size kalmış..Bizim yakalayabildiğimiz kanunlar şu şekildedir;
1.Hayattan zevk almasını bileceksin ve alacaksın..
Bunu kesin yapmalıyız,aksatmamalıyız..Çünkü bu sağlığımız açısından çok önemli.. Ancak;
2.Hayattan zevk alırken;
A.Başka canlılara ve doğaya kesinlikle zarar vermemeliyiz..
B.Ne olursa olsun yardıma muhtaç olan ve zorda kalan her canlıyı görmeliyiz..
C.Onlara saygılı olmalıyız..
D.Onlara gerekirse,mümkün mertebe yardım etmeliyiz..
En azından tanıdıklarımız ve yakınımızdaki çevremizdekiler için bunları yapmaya çalışmalıyız,gayret etmeliyiz.."Bana ne ya!" falan dememeliyiz..
Bu tür olumsuz davranışlar ve sözler etrafımızda "negatif bir enerji oluşması"na neden olur..Zamanla bu kötü enerji etrafımıza da yayılır ve etrafımızdakilerle aramızda negatif bir enerji çakışması yaşayabiliriz..Bu da huzursuz olmamıza ve ilerde de sağlığımızın bozulmasına neden olabilir..Nerden mi biliyoruz? Çünkü hayattan yaşadığımız denemeler sonucu biliyoruz bunları..
ÖZETİ;
"Hayattan zevk almasını bileceksin; zevk alırken başkalarına zarar vermeyeceksin ve zorda kalan ve yardıma muhtaç olan her canlıyı göreceksin,saygılı olacaksın ve gerekirse onlara yardım edeceksin.."
Kısacası;
"Hayattan zevk al,bunu yaparken başkalarına zarar verme,zorda kalan herkesi gör,saygılı ol ve gerekirse onlara yardım et.."
Bunları yaparsak ne oluyo ki?
En azından huzurlu olabilirsin ve öldüğünde ise mutlu ve huzurlu olarak ölebilirsin..Cennete gitmek istemez misin?
Hayat öyle kısa ki,aldığımız nefesin kıymetini bilelim,hayattan zevk alalım ama alırken başkalarına zarar vermeyelim,zorda kalan canlılara mümkün mertebe yardım etmeye çalışalım..Bakın o zaman nasıl mutlu ve huzurlu oluruz..
NOT: Umarım hayattan zevk alma ve mutlu olmayla ilgili yeterince bilgiler verebilmiş ve yardımcı olabilmişimdir.. Sizler konu hakkında ne düşünüyorsunuz bilemem ama sizler de hayattan zevk alma (mutlu olma) eylemleri konusunda kendi blogunuz da değerli fikirler paylaşabilirsiniz..Haydi sağlıcakla kalınız..E.Y.
Resim Kaynak;
Hayattan zevk almak (1)
https://pixabay.com/tr/dostluk-%C3%A7ocuk-kedi-ak%C5%9Famdan-kalma-2112623/
Keyif almak zevk almak çok önemli.Yoksa bir bitki gibi yaşamaya başlıyoruz😊Bitki bile daha iyi yaşıyordur belki😆
YanıtlaSilKaliteli yaşamın en onemli koşulu belki de zevk almak..Zevk almayı bilmek ama diğerlerini de üzmeden.
Benim yukarıdaki maddelere ekleyecegim bir şey olabilir belki. O da kısa yada uzun vadeli hedefler koymak ve bunlara ulaşmak bizim daha çok keyif almamızı sağlayacaktır diye düşünüyorum😊Kaleminize sağlık...
Mutluluk baya geniş bir kavram.Üzerine kitaplar yazılabilir.Tabi ki mutlu olurken başka yaşamlara zarar vermemek gerekir.Kalemine sağlık :)
YanıtlaSilHer sey biz insnlarin kafasinda bitiyor malesef :) üzüldügnde derdin azaliyor mu? Yada sorunlar bitiyor mu? Hayirrr. O zaman bosuna üzlmenin alemi yok bence. Bunu kafasina her seyi dert eden biri olarak söylüyorum. Ama hocanin dedigini yapin yaptigni yapmayin :)
YanıtlaSilEllerine saglk detayli bir mutluluk yazisiydi
Hayattan zevk almak adına okuduğum en kapsamlı yazı olmuş. Hatta en samimi en içten yazılardan biri diyebilirim (: Bu yazıyı bizler için hazırlarken ne kadar emek harcadığın ve yazarken ne kadar da mutlu olduğun ortada. Vakit ayırıp bizlerle paylaştığın için çok teşekkür ederim. Yazılarını keyifle okuyorum her zaman. Daha çok kişinin okuması adına hemen paylaşıyorum. Saygılarımla. Vesselam...
YanıtlaSildizileri genelde netten dizipub, dizilab, dizimag gibi sitelerden izliyoruz. diyelim bir amerikan kanalında yayınlandı, bir iki gün içinde bu sitelerde çevirilip ekleniyor. netflix dizileri de yine bu sitelerden izliyoz. kore dizileri de koreantürk den izliyorum. çeviri hemen bir iki günde geliyor ki :)
YanıtlaSilGüzel bir çalışma olmuş yine her zamanki yazılarınız gibi. yakın zamanda değil belki ama önümüzdeki geleceklerde "mutluluk" kavramı çok farklı değerlendirilmeye başlanacak ve farklı bir gözle bakılmaya başlanacak. Mutluluk ve mutsuzluk; yaşam şartlarında (sosyal, siyasal, ekonomik, vb.) beslenme ve anlık durumlar karşısında beyinde salgılanan hormonlar nedeniyle ödül ve ceza şeklinde gelişen bir durum, bu durumunda bizdeki yansıması mutluluk ve mutsuzluk kavramlarıdır. Dolayısıyla bazen ne yaparsak yapalım olmuyor, bir türlü mutlu olamıyoruz. Kim ister ki mutsuz olmayı elinden gelen bir şey olsa. :)
YanıtlaSilHarika bir yazı olmuş, kutluyorum. Ayrıca evet niye günah olsun? O zaman dünyaya gelmeseydik.:) Şahsen dünya cehennem gibi bir yer olduğu için pek hayattan zevk alan biri değilim, sebepleri malum yani dünyanın hali..ama sürekli de böyle üzüntüyle yaşanmadığı için ben de ençok müzik, senaryo yazarak, kedimle ve bahçedeki kedilere yardım ederek (senin yazdığın üzere karşılıksız tabii ki..)zevk almaya çalışıyorum. İyilik karşılık bekleyerek yapılırsa zaten iyilik olmaz başka bir şey olur, rüşvet gibi...
YanıtlaSilEline sağlık:)
Çok güzel bir yazı. Zevk alacağız diye başkalarına zarar vermemek çok önemli bir kural olmalı :)
YanıtlaSilGreat post!! it is very important to be happy, enjoy every moment of life. This is only one life we have, so just live it fully.
YanıtlaSilhttps://clickbystyle.blogspot.in/
sevimliydi yaaaa. zevk almak hımmm hedonist mi diyolardıı :) huzurlu olmak benceeee iyidiiir :)
YanıtlaSilBilgisayardan biraz uzak kaldığım için, mutlulukla ilgili yazını görmedim haliyle Ertuğrul :) Henüz açtım ve ilk olarak seni okudum.
YanıtlaSilAblam rahmetli, çok dolu bir kadındı. Emekli lise tarih hocasıydı, çok da kitap okurdu. Hastaydı, açık kalp ameliyatı olmuştu 30lu yaşlarda ve metal kapak takılmıştı. Yaşamla çok barışık ve hobileri olan biriydi. Onunla, vefat edene kadar çok güzel zamanlar geçirdim. İkimizin de eşi yakın zamanlarda vefat etmişti ve biz birbirimizi hiç yalnız bırakmadık. Bizden küçük iki kardeşimiz vardı, kadın ve erkek. Yani kocaman insanlar ama kadın olanı benden iki yaş küçüktü. Ruhsal olarak çok rahatsızdı, üstelik kimseyi istemediği için tek yaşıyordu. Zaman zaman coşar, gelin diye adeta yalvarırdı. Hemen ona bir şeyler alıp giderdik. Fakat onunla iki gün oturmak, bir ay kendine gelememek demekti. Ayrıntıya girmek doğru olmaz. İşte, ablamla sohbetlerimizde ben, o kardeşime çok fazla üzülür, konu ederdim. Ablam ise üzüntüleri pek konuk etmezdi. Zaten öyle yapısı olmasaydı o hastalıkla yaşayamazdı. Velhasıl, ben bazen; sürekli o kardeşimi aklımdan çıkaramadığımı, uykularımın kaçtığını ve yardımcı olamadığımız (izin vermediği için) için çok üzüldüğümü söyler dururdum.
Bir gün bana dedi ki, "Kardeşim, hiç kimse ne sandığın kadar kötü, mutsuz, ne de sandığın kadar huzurlu değildir. Yüksel kendisini sever, biraz da egoisttir, inan senin üzüldüğün kadar bile üzgün değildir. Eğer yalnızlıktan korksa ya da sıkılsa sanır mısın ki bizi rahatsız etmez?" İnandım, ablamı anneme yakın severdim. İşte bu söz gerçekten doğru. Bakarsın sızlanır durur, bu çok dertli dersin biri için. Aslında o dertleriyle yaşamaz ki sürekli, öyle görüntü verir bazen. Kesin konuşamayız o nedenle bu mutlu, diğeri mutsuz diye.
Ben mesela, evde öyle şakacı, muzip bir karakterimdir ki, beni okuyanlar öyle olduğumu tahmin etmezler. İnsanları anlamak güçtür. Duygular ve durumlar arasında dans eder dururlar. Allah dayanma gücünü de verir.
Zevk almak neden günah olsun ki? Başka türlü hayatın tersliklerine nasıl katlanılır?
Güzeldi valla. Düşüncene, eline, emeğine sağlık kardeşim :)
Gerçekten çok güzel bir yazıydı emeğinize yüreğinize sağlık.Başkalarına acı çektirerek mutlu olan insanları asla anlayamıyorum Allah onlardan bizleri korusun ve onları ıslah etsin.
YanıtlaSilAslında mutluluk çok kolay ufacık bir yardım bile insanı mutlu edebiliyor. Örneğin martılara ekmek attığında bile insan mutlu olabiliyor ya da olduğunu sanıyor daha doğrusu bende öyle anlık bir tebessüm oluşuyor ve sonra yerini kaplayan anlamsız bir boşluk bu mutluluk konusunda sınıfta kalmış birisiyim çünkü çok mutlu olan hayattan zevk alan bir yapım pek olmadı bu da hayatı aşırı ciddiye almamdan kaynaklanıyor olabilir. Umarım ilerleyen yaşlarımda bu huyumu aşabilirim. Gerçekten yazınızdan çok etkilendim ve severek okudum, sevgilerimle.
Merhaba Ertuğrul Bey,
YanıtlaSilEtrafımızdaki mutluluğu yakaladığımızda ya da mutlu ve huzurlu bir ortamda ancak zevk yaşanabilir. Zira bunun dışında yaşanan zevkler bencilliğin ta kendisidir. Dolayısıyla da bugün dayatılan anlayış bütünüyle "bencillik" üzerine oturmuş ve yaşam tarzı halinde çıkar üzerine, ZEVK almaktır. Günümüzü anlatan güzel bir konu seçmişsiniz. Emeğinize sağlık... Saygılarımla.
Hayattan zevk almayı herkes ister tabii gereksiz insanlar olmasa maddi problemler olmasa istediğimiz an istediğimiz şeyi yapabilsek ne güzel olurdu her şey fakat gene de yaşamaya mecburuz:))
SilŞu an sanırım hayattan zevk almıyorum. Bence hayattan zevk alabilmek için öncelikle endişelerinin ve kaygıların olmaması gerekiyor ondan sonra da zaten eğer mutluysanız zevk alabiliyorsunuzdur demek oluyor bu. Çocuk olmak isterdim çünkü sadece o zaman hayattan son derecede zevk alıyordum
YanıtlaSilBazıları mutluluğun içinde doğar, bazıları da mutlu olabilmeyi sonradan öğrenir diye bir söz duymuştum bir zamanlar.
YanıtlaSilTam da o sözü anlatan nefis bir yazı olmuş :)
Mutluluk dolup taşan, sürekli etrafımızda olan bir duygu değil maalesef. Biz zevk almayı, küçük şeylerden mutlu olmayı, vicdanlı olmayı öğrenmeliyiz ki mutluluk hormonlarımız dolsun taşsın içeride.
Ben kendi kişisel hayatımda oldukça optimist biriyimdir, en ufacık şeyden bile mutlu olabiliyorum. Acayip geliyor bazen çevremdekilere...
Ben de merak etmiyor değilim; ne oldu da bu kadar öğrendim mutlu olabilmeyi diye :)
Kaleminize sağlık :)
yine çok faydalı ve başarılı bir yazı olmuş tebrik ederim :)
YanıtlaSilKüçücük şeylerden mutlu oluyorum.Her şeyi dert etmemeye çalışıyorum.Bunu başarabildiğim için hayattan zevk alıyorum 😊 Mutluysan hayattan zevk alırsın yoksa dünyan zindan olur.Geniş olarak ele alırsak Dünya'da yaşananlara bakarsak pek mutlu değiliz sadece hayattan zevk almaya çalışıyoruz.Bütün insanlar mutlu olsa ve hep birlikte hayattan zevk alsak ne iyi olurdu.Emeğine sağlık.Sevgiler 😊
YanıtlaSilKatılıyorum, hayattan zevk alırken başkalarına zarar vermemek çok ama fazlasıyla çok önemli. Birini mutsuz ederek elde etiğin mutluluğun ne önemi var ki?
YanıtlaSilBu farkındalık yazısı için teşekkürler! ^_^
Daha önce bu yazını keyifle okumuştum ve biraz yukarıda da görüleceği gibi yorumumu da belirtmiştim. Neden şimdi yine yorum yazıyorsun diye soracak olursan dur hemen söyleyeyim (: epeydir hayattan zevk alamıyorum inan. bloguma bile uğrayamaz oldum dünya meşgalesi yüzünden. ve bu yazını paylaşmıştım g mail üzerinden. Tesadüfen bağlantıyı gördüm ve bu güzel yazını tekrar okumuş oldum. Beni daha iyi hissettirdi ki bu cümleleri yazmak gereği hissettim. Tekrar bu değerli yazınız için teşekkür ederim. Bu güzel yazıyı müsaadenle tekrar paylaşıyorum. Teşekkürler. Vesselam...
YanıtlaSil